Terör bu kez New York’taydı. Yine kan, yine göz yaşı, yine giden hayatlar...
Bugüne kadar çoğu Türkiye’de gerçekleşen terör eylemleri, nedense bu kez New Yok’un ünlü Ticaret Merkezi yakınlarında gerçekleşti. Esasında terör hiç de oralara yabancı değildir bana göre. Hala o ünlü Ticaret Merkezi’ne yapılan saldırının acı görüntüleri hafızalardadır.
Ne kadar tuhaf değil mi? İnsanın içi acıyor masum insanların bir terör manyağı tarafından öldürülmesi ve yaralanması da, galiba bu acılar hepimizde bir nasır bağladı. Yani olay, “Terör bu kez New York’taydı” haberi ile gündeme otururken, insanlar düşünmüşlerdir.
Hatta sormuşlardır...
“Terörün bundan sonraki randevusu hangi ülkeyle veya hangi şehirlerdir?”
Gerçekten terörün nerede, ne zaman ve hangi saatte o çirkin ve acımasız yüzünü göstereceği belli değil.
Galiba artık terör, “Enernasyonal” bir kimlik kazandı. Hani “terörün millieti, dini imanı yoktur” deriz ya... New York’ta vuku bulan ve kabul edemediğimiz o meş’um olay, bence dünya üzerinde bir bütünlüklü etiket sahibi olan terör, o bağlamda insanlara korku salarak psikolojik bozukluğa neden oluyor. Amaçları ve muradları nedir, hala hiç belli değil.
Yapılan açıklamalardan şunu öğreniyoruz.
Sanırım bu işin kökünde yine Ortadoğu kaynaklı bir terör örgütü çıkacak.
Bugün hala Türkiye’nin bitmeyen kavgasının düşmanı IŞİD var...
Bir diğer deyişle, “Bu eylemi gerçekleştirenin kökeni Araptır” teşhisini koyabiliriz.
Bir düşünün bakalım New York’taki ikiz kulelere uçakları çakıp, yerle bir eden teröristlerin kökenlerini.
O olayın üzerinden ne kadar zaman geçti? Hala o olayın etkisinde kalıyor ve psikolojimiz bozuluyor. O zavallı insanların canlarını kurtarmak için o kadar yüksek binadan kendilerini bir çöp gibi atışlarını da unutmadık.
Değişik ülkelerin tren garlarında, otobüs duraklarında, havaalanlarında, büyük alış veriş merkezlerinde ne kadar canlı bomba, yüzlerce insanın hayatını mahvetti.
İşin ilginç yanı, adına “enternasyonal terörizm” diyebileceğimiz insanları yok etme makinasının mensupları, ölümüne kendilerini feda ederek başkalarının hayatını da bitiriyorlar.
Teröristlerin umrunda değildir masum insanların öldürülmesi. Bilakis onlar mutlu oluyorlar terörist eylemlerde hayatlarını kaybeden insanların acılarına tepki gösteren kitlelerin huzursuzluğundan.
Bütün mesele bütün dünyada kaos yaratmak. O kaosun boyutu ne olur ve nereye kadar uzayıp gider?
New York gibi modern bir kentte, medeniyetin göbeğinde doğup büyüyen, çağdaşlığı benliğine yerleştiren bu ve buna benzer insanlar neden mutlu hayatlarını karartırlar anlamak mümkün değil. Demek oluyor ki, İngiltere, Amerika, Almanya, Fransa veya Türkiye’de yaşayan bütün Arap kökenli herkesten şüphe etmek gerek.
Onlar oralarda karın doyuruyorlar, ceplerine para koyuyorlar ve kendilerine yeni bir gelecek hazırlıyorlar da, birileri gelip yaşadıkları ortamdan cımbızla çıkarır gibi çıkararak beyinlerini yıkıyor ve “Davamız için batı ile mücadele etmek ve terörist eylemler yapmak bir milli görevdir” anlayışı ile onları olayların içine çekiyorlar.
O “dava” nedir? Bir başka ülkenin toprağından toprak koparmak mı? Özgürlük mü? Doğal kaynakları paylaşma savaşı mı? Veya daha da daniskası, dünyaya egemen olmak mı?
Kafalarda geçmişte kalan bir kapitalist ve komünist çatışması olsa da, sanırım terörist eylemler ve insan hayatı ile oynayan manyaklar onların da önüne geçti.
Mesela Türkiye’deki üniversitelerde okuyan nice Türk ama Kürt kökenli PKK’lı öğrencilerin nasıl okullarını bırakıp dağlara çıktıklarını ve birer terörist konumuna geldiklerini çoğu zaman gazetelerden okumuş ve televizyonlardan izlemişiz. O gençlerin akılları yok mu? O gençlerin aileleri yok mu? Babaları anaları dişlerinden tırnaklarından artırarak onları okutmak için hayatlarını ortaya koyarlarken, o gençler nasıl terörist olurlar veya vicdanları bu eylemciliğe nasıl müsaade eder, hala anlamış değiliz.
Dün New York’ta, öteki gün Paris’te, daha öte gün, Türkiye’de, daha da öteki gün Londra veya bir başka kentte patlayan bombalar...
Şu anda sergilediğimiz tablo bize ürküntü veriyor. Acılara tren kalkıyor. Ve maalesef teröristin hangi trenden veya hangi uçaktan, hangi otobüsten ineceği hiç belli değil.
Velhasıl terör bu kez New York’ta yüzünü gösterdi ve pek çok masum insanın hayatını kararttı.
Terörün ondan sonraki randevusu hangi ülkede, hangi şehirde, hangi kalabalık mekanda olacak, merak ediyoruz.