Rahmetlik Lenin’in önemli bir düşünce ve eylem adamı olduğu inkâr edilemez, inkâr edeni Allah çarpar

  Lenin böyle de Marxs farklı mı hayır, O da tarihin akışını etkilemiş bir kişilik. Aynı şey Fidel Castro ve Che Guevara için de geçerli.

  Soldan yeterince örnek verdik.

  Ortacılar için de çeşitli örnekler var, tutun Olaf Palme’den de, Winston Churchil, De Gaulle, son zamanlarda hak etmediği kadar önemsenen Merkel’i bu kategoride sayabiliriz.

  Ne Alamanya KKTC dir ne de Fransa, demem o ki, Fransa’daki uygulamaları alıp da bire bir KKTC’nde uygulamaya kalkarsanız başarılı olmanız olası olmadığı kadar başarısızlığınız da mutlaktır, ille de neden diye soracaksanız, misal : siz Merkel olmadığınız gibi, KKTC vatandaşları da Alman değildir ve KKTC ne Alamanya’dır ne de Fransa. ( Fransa ile başlayıp da Merkel ile sürdürmek zihniniz açılsın kıvrak bir anlayış geliştirebilesiniz diyedir )

  İsa’nın uygulamalarını bu gün sürdürmeye kalkışan Hristiyan önderleri dinlerine iyilik değil kötülük yapmış olurlar ve aynı şey Müslüman önderler ve İslam için de geçerli.

  Dünya tarihinde benim için en özel ve en devrimci kişi olan Mustafa Kemal Atatürk için de  aynı iddiayı öne süreceğim.

  Dünya 1920 ile 1937 arasındaki dönemi yaşamıyor, Mustafa Kemal Atatürk’ün  tezlerini öğretisini eylemlerini yaşadığı dönemlerdeki gibi anlar ve uygulamaya kalkarsanız, yurdunuzun her caddesine Atatürk heykeli kondurup, her okulunun, her hastahanesinin, hatta her stadyumunun adını Atatürk koyar ve olduğunuz yerde yerinde sayar hatta uygun adım geriye marş marş olabilirsiniz.

  Her ülke, her devlet kendi özgül koşullara içinde bulunduğu çağ ve şartlara uygun olarak hareket ettikçe yarınlara, daha güzel bir yaşam biçemine kavuşur.

  Bu günkü milliyetçilik ya da solculuk 1900’lerin milliyetçiliği ve solculuğu değildir, öyle anlar ve ben / biz önderimizin sözlerinden bir adım bile sapmayız zihniyeti ile davranırsanız, sağcı, solcu, milliyetçi, dinci değil düpedüz gerici olmak tehlikesi ile burun buruna gelirsiniz de burnunuz kırılır ya da çıkmaz.

  Liderler önderler evet önemli ve gerekli ama heykelleri putları değil, fikirleri ve ufukları önemli.

  Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘ en hakiki Mürşit ilimdir’ sözünün benzerlerini kendi lisanlarında ve kendi çağlarında Hz İsa, Hz Muhammed, Hz Musa’da söylemiştir ve aynı durum, Marxs, Lenin için de geçerlidir.

Çağa uygun ve ileriye dönük düşünce ve eylemler ile kurulabilir yarınlar.

  Elbette ki 1967 de bir Türk tezi olan Federasyon günün koşulları içinde en doğru çözüm şekliydi Türkler için, aradan geçen bunca yıldan sonra anketler gösteriyor ki Federasyon tezi Kıbrıs Elenleri ve Yunanistan için doğru ve kabul edilebilir hatta ehveni şer haline gelmiştir.

  Nasıl ki 1967 de bizim en doğru çözüm diye önerdiğimiz gerçekleşmediyse bu gün de Rumların Kötünün iyisi diye kabullenirmiş gibi göründüğü de gerçekleşmeyecektir.

  Niye mi. Çünkü öz itibarıyla yanlış.

Türkler ve Yunanlar başka ve yaşayabilir bir çözüm bulabilirler, federasyon savaş potansiyelidir