Geldi çattı seçim.
Neyi seçmeli.
Finansı seçmek bir olasılık mı insanlık dururken.
Azarlanmayı kim seçer acaba sevgi muhabbet hoşgörü varken.
Ecdatlardan ecdat beğenen ve ataları beğenmeyen seçilir mi.
Yeşili mi seçmeli yoksa beton grisini mi diye bir soru mu olur. Niye betonu seçsin ki insan.
Kocaman  şehirlerde bir erguvan ağacı ya da akasya ağacı yoksa o şehirde yaşanabilir mi.
Evet Manhattan diye ucube bir yapı / gökdelenler ormanı var ve fakat orası insanlığın değil paranın finansın şehri.
Şeftalisiz kalan Bursa’nın hesabını kime sormalı kim sormalı.
Yarımca Kocaeli İznik kiraz bahçelerini sanayi bölgesi yapmak kimin akılsızlığıydı ve bu akılsızlık Çukurova’da da kendini göstermedi mi.
Aynı tabiat hayat ve ağaç düşmanlığı Kaz Dağlarını Ege zeytinliklerini Karadeniz yaylalarını fındık çay bahçelerini yabancı sermayeye peşkeş çekme hırsında da kendini göstermiyor mu.
Neyi seçmeli.
Hayatı ve tabiatı memleketi yarınları mı yoksa üç kuruş para ya da 3 trilyon dolar uğruna koca Anadolu ve Trakya’yı ve üstünde binlerce yıldır huzur içinde yaşayan insanları düşük ücretli işgücü / ücretli köle haline getirecek karanlık zihniyeti mi.
Geldi çattı seçim.
Neyi seçmeli.
Elbette ki hayatı seçmek gerekiyor.
Kimi seçmeli. Bu da bir başka soru.
Kavun seçer gibi seçim yapan arabeskler varsa da insan insanı insanlığı seçmeli.
Önümüzdeki seçimlerde insanlık kazanmalı.