Parti niye vardır, niye kurulur, bunu anlayamadınız, öğrenemediniz. Sorunların bir türlü çözülememesinin ve sürüp gitmesinin altında yatan sebeplerden biri de bu.

Parti kurmak için bir araya gelen insanların, ‘biz bu ülkenin, devletin yönetilme biçiminden memnun değiliz, sorunların saptanması çözüm önerilmesi ve çözülmesi konularında devlet idaresi yetersiz kalmaktadır. Biz bu konularda şimdiki yöneticilerden farklı bakış açılarına sahip olma yanında, sorunların çözümü için plan ve projelerimizle hazırız,  varız’ diye bir iddiaları olmak gerekir.

Kendilerini partilerine sadakatle bağlamışlara soruyorum.

Kendinizi zincirlerle bağladığınız partinizin,  genelde eğitim ve özelde de ilk öğretim, orta öğretim, yüksek öğretim politikalarına ilişkin her hangi bir bilginiz var mı.

Tarım politikası ile ilgili olarak partinizin,  diğer partilerden farklı düşündüğü neler var. Doğancı köyü ya da Çatoz köyünde toprak kalitesi ve ne ekilip ne biçileceği hakkında partinizin bir tek sayfa tutacak boyutta da olsa bir raporu var mı. Varsa,  siz neden bilmiyor da kem küm ediyorsunuz.

Partinizin iktidara gelmesi veya iktidar ortağı olması durumunda, ilk öğretim dairesi müdürünün değişmesi ile birlikte devletin eğitim politikasının uzay çağına geçeceğinden gerçekten emin misiniz hatta yemin billah edecek kadar.

Turizm bakanlığına X partiden Zebercet yerine,  Y partisinden Abdülcet geçtiğinde,  KTHY kanatlanıp uçacak mı.

Spor bakanlığına sizin partiden birisi, bir arkadaşınız, yoldaşınız kurulduğunda bütün genç erkekler Messi ya da Lebron James mi olacak.  Değilse ne, derdiniz ne ki o partiden değil de bu partiden esirsiniz tüzel kişiliğe.

Partileriniz, en eskisi de dahil olmak üzere bir birlerini kötülemekten, ayaklarını karşılıklı olarak kaydırmaktan vakit bulup da, en küçük sorunları bile saptayıp çözme doğrusuna gelemiyor.

Hiç ama hiç anlamayacak parti tüzel kişilikleri ve seçilmişleri ki, seçim bittiği andan itibaren partilerinin vekilleri olmaktan önce milletin vekilleri olduklarını, olmaları gerektiğini.

Demagoji değil sorunları teşhis ve tedavi konularını tartışmaya başlamadıkları sürece partiler, tümü de zavallı bir konumda tahtaravalli oyunun oyuncuları olarak kalacaklardır.