“Temiz Düşün” ifadesi, Lefkoşa sokaklarında bazı büyük çöp konteynerlerinin üzerinde yazıyor.  Minicik bir eşek resmi karikatürize edilerek altına da şu ifadeyi yazmışlar.
“Temiz Düşün...”
Esasında “Temiz Düşünme” biraz da ironik bir anlam taşır.
Neden temiz düşünecekmişiz?
Nasıl temiz düşünürmüşüz?
Veya neden temiz düşünmezmişiz?
Bu soruların cevabı, gerçek anlamda tertemiz bir yaşantının mesajlarında yatan güzel bir ifadededir.
Temiz düşünmeyi sadece çevre açısından değerlendirmemek lazım.  “Çevre+güzel insan ilişkıileri+kötümser olmamak” gibi kavramlar bütünüdür esasında “temiz düşünmek.”
Gerçekten hayatımızın analizini yaparken, temiz düşünüyor muyuz?
Veya “Temiz düşünmek ve temizliği hayatımıza sokmak için” gayret ediyor muyuz?
Adli yıl açıldığında pek çok şeyler sergilendi ortaya.
Adi suçların artması, hırsızlıklar, ırza geçmeler, kavgalar ve bıçaklanma olayları, “temiz düşünmediğimiz” anlamına gelmiyor mu?
İşin kökünde mükemmel insan ilişkileri yatar.  Temiz düşünürken, çevrenizdeki dostlarınızı, en yakın mesai arkadaşınızı, okul sıralarındaki öğrenci arkadaşınızı kendinize yakın hissederek, bu ilişkilerin mükemmel olmasına özen gösterebiliyor muyuz?
Fiziki kentleşme için verilen “temiz düşünme” mesajını gündeme getirenler, ki Lefkoşa Belediyesi bu işin öncülüğünü yapıyor, bu kısa ömrümüzde “temiz ve dürüst” olmak gerektiğini söylüyor.
Bu arada Gönyeli Belediyesi’nin yaptığı işlere bakarak, Belediye Başkanı ve ekibinin temiz düşünerek hareket ettiğini de vurgulamak lazım.
Sokak ve kaldırım kenarlarına konan o kocaman çöp konteynerleri boşuna mı konmuş oraya?
O büyük çöp konteynerleri konuyor da, yine de insanlar sorumsuzca atıklarını sağa sola atıyorlar.
Bazı “Temiz düşünen” insanlar birlik olup, ellerine poşet alarak sahillerimizi ve parklarımızı temizliyorlar.  “Tertemiz bir sahil ve tertemiz bir deniz istiyoruz” diyorlar.  Diyorlar da, o insanlar canlarını yerler o pislikleri temizlemek ve insanların “Temiz düşünmesini” sağlamak için.
Maksat temiz bir çevre için doğru mesajlar verilmesidir.
Özellikle gerek sahilde, gerekse piknik alanlarında “temiz düşünmeyen” insanlar neden çevreyi kirletirler, hala anlamış değiliz.
Geçmiş savaş günlerimizi düşünün lütfen.  O savaş günlerinde merkez komutanlığı seferberlik ilan eder ve bütün KKTC’de askerler tetikte vatanı beklerler.  Hatta çok kritik bir toplumsal gerginlikte eski mücahitleri bile bölüklerine çağırırlar.  Sadece o değildir.  Olası bir savaş için ordunun hazırlıklı olması gerekliliği var işin içinde.
Demek insanlar istediğinde sadece askerde değil, başka önemli alanlarda da seferberlik ilan edebilirler.
O bağlamda “Temiz Düşünme” seferberliği yapılması gerekir diye düşünüyorum.  Turizm ve Çevre Bakanlığı birşeyler yapmaya çalışıyor da, henüz ortaya birşey çıkmıyor maalesef.
Turizm Bakanı’nın bir süre önce yapmış olduğu açıklamadan umutlanmıştık.
“Çevreyi kirleten ve çevreye zarar verenlere ağır cezalar geliyor” demişti Fikri Ataoğlu, temiz düşünmeyenler için.
Şuydu buydu derken, olayın çeşitli boyutları ile bir bütün olduğunu ve toplumun bütün fertlerini ayrı ayrı ilgilendirdiğini ifade etmek durumundayız.
Kimse “Nemelazımcı” olamaz şu yaşadığımı devirde.  “Temiz düşünenler” ne kadar sorumluluk duygusu ile haretket ediyorlar.  Ama temiz düşünmeyenlere da artık kök söktürecek tedbirlere ışık yakıyorlar.
Çevre ve “Temiz düşünmek için” henüz geç kalmış değiliz.  Önemli olan “Temiz düşünme” ifadesini hayatımıza bir virüs gibi soktuğumuz zaman, gerçek anlamda temiz bir ülkeye ve temiz bir çevreye kavuşabileceğimizi düşünüyorum.
Kısacası dostlarım, lütfen “Temiz düşünelim” diyorum...