Kolaylığı sever hale geldik.

Getirmek istediler bizi evet ve biz de balıklama atladık kolayın, kolaycılığın oltasına.

1980 özellikle de 2000 sonrasında inşa edilen kaç konutun içinde salon çiçeği, tül, pancur, al yaprak, deve tabanı gibi oda çiçekleri ve bahçelerinde de çeşit türlü çiçek ekilip yetiştirilmekte.

Zordur ev çiçeği yetiştirmek bakım ister ve bakım kadar da ilgi ister.

Kendi çocuğuna, çocuğun hak ettiği ilgiyi gösteren kaç kişi var diye sorsam, hep bir ağızdan hepiniz birden gösteriyoruz diye ortaya atılacaksınız da eğer çocuklarınıza hak ettikleri ilgiyi gösteriyorsanız bunca kreş niye var, bunca etüt vs vs.

İlgisizliğin dik alası değil mi bir çocuğun kentteki ilkokula, ortaokula yetişsin diye sabahın köründe uyandırılarak kahvaltı edip etmediği meçhul bir şekilde servis otobüslerine yetiştirilmeye çalışılması.

Kaç anne baba servis otobüslerini gidip inceledi. Kaç öğretmen ve onların sendikaları servis otobüslerinin durumunu protesto etmek için ‘eylem koydu’ tırnak içinde, çünkü eylem konmaz yapılır.

Gözlerinin önünde köyler köylükten çıkarak Avrupanın orta  gelir gruplarının banliyöleri haline gelirken kaç köylü ‘ biz napıyoruz’ kendimize diye sorguladı. Alsancak, Lapta limon bahçeleri arsalaştırılarak sat-al toptan ya da kiradanzahmetsiz kazan kondulara kurban edilirken,   ‘ özgür iradesi’ ile değil de başçavuşun silah tehdidi ile köyün kasabanın geçmişini ve geleceğini kararttı.

Evet Lefkoşa’da, Mağusa’da bir apartman dairesini kiralayıp ya da yeni apartman dikip burası veteriner, şurası ziraat dairesidir demek ve eylemek, her köye bir veteriner kliniği, bir ziraat odası ve mühendis ile veterinere lojman inşa etmekten kolaydır. Kolayı kolaycılığı seçti hükümetler ve veterinerler ile mühendisler ziraatçılar da bu kolayı sevip kolaycılığı benimsediler.

Kolay ve kolaycılık yedi bitirdi geleceğimizi ve geçmişimizi de.

Belediyelerde kaç tane mezarlıkları yeşillendirmek için işçi istihdam edilmiştir-edşlmektedir,  kaç tane kitabet memuru.

Şu kadar yıl o dairede, ofiste, kurumda istihdam edilince otomatik olarak kalifiye eleman statüsüne geçmek kolaylığı bizden başka nerde var.

Zordur,  örneğin öğretmenlerin her köye bir ilkokul açılsın diye kampanya başlatarak köy öğretmenliği için gönüllü öğretmen olmaları.

Zoru seçecek kadar ‘ahmak’ olmadıkları içindir ki okul bahçeleri sessiz onay ile oto park oldu.

Kaç partinin merkezinde her köyün toprak,  miktarı, nasıl tarım yapıldığı hayvancılığın durumu, köyde kaç genç yaşadığı ile ilgili bilgiler var ve kaç parti hangi köyde neyin nasıl yapılması gerektiğini bilir.  Hür ve özgül irade bunlara kafa yorar.

Zordur özgül irade sahibi olmak