Oldum olası ticaret hayatında ara eleman eksikliği her zaman olmuştur.  Özellikle hayata atılacak gençler, şu ara eleman grubuna girmekten kaçınırlar nedense.  Halbuki ara eleman alanında uzmanlaşan o kadar gençler vardır ki, onları örnek alarak kendilerine yeni bir gelecek hazırlamalıdırlar.
Yüksek öğrenim öncesi “ara eleman yetişme” alanında gençler hep bu işi küçümserler nedense.  Sadece gençler değildir küçümseyenlar.  Onların anne babaları da küçümserler.
Bunlara örnek olarak bazı gerçekleri gözler önüne serebiliriz.  Alalım turizmi...
Turizme önem vermek başlıca görevlerimiz olması gerektiğini düşünerek, bu alanda ara eleman yetiştirmenin yeni gençlere bir ekmek kapısı açacağını düşünüyorum.
Bir otel ara eleman açığını kapatmak için nelere ihtiyacı vardır?
Gelmiş geçmiş deneyimlerimiz bize turizmde yabancı dil bilmenin şart olduğunu gösterdi.   Bu maksatla üniversitelerin iki yıllık öğreminde yabancı dile çok önem verilir.  Yabancı dille beraber, ön büro, mutfak, kat hizmetleri, otel işletmeciliği, servis ve rezervasyonla daha nice hizmet birimlerinde bayağı ara elemana ihtiyaç duyulur.
Bir rezervasyon memuru düşünün...  otele gelen telefona baktığında İngilizce veya Almanca bilmeyen bir ön büro memuru, o işi kesinlikle başarı ile yapamaz.
Otelcilerin görevleri sadece yerli turiste hizmet etmek değildir elbette.  Bakanlık dış turizm fuarlarına neden katılırlar?  Oralardan ülkemize yeni bağlantılar yapmak ve KKTC’ye yabancı turist celbetmek içindir fuarlara katılmak.
Geçmişte OTEM Otelcilik Okulu vardı.  Bilmem hala faaliyette mi?  Sanırım epeyce zamandan beri o okul kapalı bir vaziyette duruyor.  Herhalde o okulun açığını iki yıllık üniversite bölümleri kapatıyor.
Aşçılık mı?
Beş yıldızlı otellerde masalara yerleştirilecek türlü yiyeceklerden oluşan hazırlık, hiç de kolay bir hazırlık değildir.  Müşteriye sunulacak salata tabağı veya meyve tabağı estetik olarak hazırlanırken, o tabakların tıpkı bir ressamın tuvale resim çizmesi kadar önemli olduğunu düşünmek lazım.
Bir ebeveyine “Oğlunuzu beş yıldızlı otele aşçı olarak yetiştireceğiz” dendiğinde büyük reaksiyon gösterirler.
“Ne yani benim evladımı aşçı mı yapacaksınız?” derler.
Halbuki beş yıldızlı otellerin aşçıları, nerdeyse otel müdürü kadar maaş çekerler.  Bir öğrencinin öğreniminden gayrı büyük otellerde uygulamalı eğitim görmeleri, bunun yanında dış ülkelerden burs temin ederek mutfak öğrenimini geliştirmeleri bambaşka bir olaydır.
Kat hizmetleri de çok önemlidir.  Otele girip çıkan müşteriye iyi hizmet sunmak için, ara elemanlar kat hizmetlerinde iyi yetişmek zorundadırlar.  Örneğin bir yatağın onarılması, çarşafların değiştirilmesi, hatta tuvelete konacak tuvalet kağıtlarının bile esterize edilerek yerine yerleştirilmesi bize o ara elemanın görevlerinin ne kadar önemli olduğunu gösterir.
 Turizm alanında söyleyecek çok şeyler vardır.  Şayet bir öğrenci meslek liselerini tercih ederlerse, onlar da piyasanın ihtiyacını karşılayacak şekilde yetişmelidirler.  Bugün hayata atılmış inşaat bölümünden mezun ne kadar çok başarılı müteahhit vardır bilir misiniz?  Bu tür elemanlar çizim teknisyeni olduğu gibi, bir inşaatın nasıl yönetileceğini çok iyi öğrenirler.  İşin tatbikatına da girince, mükemmel ara elaman olmuş olurlar.  Ve dolayısı ile “devlete girme” lüksünden vaz geçip, alnının teri ile büyük paralar kazanırlar.
Sanat okullarının motor bölümünden veya ahşap bölümlerinden mezun olanlar da o ara eleman zincirinin birer halkasıdırlar.
Kısacası “ara eleman” deyip geçmeyin.  Hayatı ciddiye alın ve ara eleman meselesini gurur meselesi de yapmayın.  Şunu bilmelisiniz ki, kimse emeksiz ve kolay para koymaz cebinize.  O nedenle ara eleman ihtiyacına parmak basıyorum.
Bugün piyasada pek çok Türkiye’den gelen serbest meslek sahibi insanlar vardır.  Şayet bir gün o insanlar toptan Türkiye’ye geri dönerlerse, işte o zaman nerde hata yapıldığını da anlamış olacağız.
Hiç düşündünüz mü beş yıldızlı oteller kendi şeflerini neden dıştan getirirler?  Deneyimli beş yıldız şefleri, mutfak konusunda uzmanlaşmış kişilerdir de ondan.  Bizim şu minnacık adada kaç tane mükemmel şef yetişmiştir?  Bence Londra Otelcilik okullarından mezun olan üç beş genç geleceklerini hep çok gelişmiş ülkelerde ve büyük paralar karşılığında yaratırlar.  Ama Kıbrıs’ta çekirdekten yetişme tabir yerindeyse “çaylak şefleri” mutfaklarına sokmazlar.
Bunun nedeni de, meydana gelebilecek aksaklıklara tahammülleri olmamasıdır idarecilerin.
Velhasıl “ara eleman” meselesi yani...