15 Temmuz 1974’te Kıbrıs’ta gerçekleştirilen Yunan Darbesi’nin vahşi yüzüne dünkü yazımızda değinmiştim. Bugün de yine Yunan kaynaklarına dayanarak darbe sırasında yapılan akıl almaz vahşete değineceğim.
Çünkü darbe sırasında yapılanlar insanlık tarihi açısından kara bir leke teşkil etmektedir. Yapılan vahşet, Yunan subayların Kıbrıs’ı, “katıksız Elen” yapmaya yöneldiğini göstermektedir.
Yunan darbesinin vahşi yüzü ile ilgili en çarpıcı belge, Yunanistan’da yayınlanan Anayenisis Dergisi’nin 12 Mayıs 1976 tarihinde yayımladığı Yunan askeri mahkemesine sunulan bir ithamnamedir.
Bu ithamnamede insanları irkilten korkunç olaylar tanıklar gösterilerek anlatılmaktadır.


*


Yunan mahkemesine sunulan ithamnamede, insanı irkilten korkunç olaylar tanıklar gösterilerek çarpıcı şekilde vurgulanıyor.
İthamnamede Yunan subayların bir taraftan vahşi bir şekilde insanları öldürürken bir taraftan da zevk ve talan yaptığı anlatılıyor.
Bu ithamnamede neler yok ki?...
Sivil halka gelişigüzel ateş açma, bir insanı canlı morga kapatma, hırsızlık, vesaire...
İşte ithamnameden bazı satırlar:
“Deniz yüzbaşısı Danos Yeoryios, Lefkoşa hastanesini işgal etti. Yaralı yedek polisler ile polislerin tedavisini yasakladı. Bu hareket sonucu yaralıların çoğu öldü...
3030 yaka numaralı Çavuş Haralambus Panayotis’i hastanenin morguna kapattırdı. Ayrıca hastane içerisinde İseas Andreas ve Kosteas Aristidis’i vurdu...15 Temmuz günü Bedford marka askeri bir araca bindirdiği 3 denizci ile birlikte Kaymaklı’ya gitti ve sivil şahıslar ile evlere gelişigüzel ateş açtı...
Üsteğmen Papadopulos Sotirios, 15 Temmuz günü 400 kadar kadının Girne bölgesi Karava yakınındaki 190. tanksavar top taburu Kampı’nda tutuklu bulunan kocaları ve akrabalarının serbest bırakılması için kampa yaklaşması üzerine bren tipi otomatik silahla kadınların üzerine ateş açtı...
216. Piyade Tabur Komutanı Yarbay Mikalyodis Yuannis, Limasol’a saldırıya geçerek üsteğmen Hristofidis Mihail’e kasabayı havan ateşine tutmasını emretti. Ayyani Limasol polis karakolunda 17 kişi öldü...Baf’tan Limasol’a gitmekte olanlara pusu kurulmasını emretti, açılan ateş sonucu 20 kişi öldü...
226. Piyade Tabur Komutanı Binbaşı Yorgitsis Trirarhos, Larnaka sokaklarına birlikler göndererek şehirde vatandaşların tutuklanmasını ve onlara kötü muamele edilmesini emretti. Bu birliklerin açtığı ateşle Kurtellis Andreas ve daha bilinmeyen şahıslar öldü...
Binbaşı Emmanulis, 16 Temmuz 1974’te Lefkoşa’nın Eğlence bölgesinde bir polisin 17 yaşındaki oğlunu kaçırdı, bu genç hala kayıptır..
Binbaşı Pulios Spiridon, 15 Temmuz 1974 günü Kaymaklı’ya yapılan taarruza katıldı, otomatik silahla sivil halka ateş açtı ve birçok sivilin ölmesine ve yaralanmasına sebep oldu... Erlerini fark gözetmeksizin sivillere ateş etmeleri için sıkıştırdı...
Polomidya yedek Subay Okulu komutanı olan Binbaşı Hacıgrigoriyu Dimitrios, 15 Temmuz günü Marilyatu Yuannu ile birlikte Koloş yol kavşağına pusu kurdurarak, üsteğmen Kritokos’a Baf’tan Limasol’a gelen vatandaşlara taarruz etmesi emrini verdi. Bu taarruzda takriben 20 kişi öldü, birçok kişi yaralandı...
Yüzbaşı Rangusis Vasilios, 15 Temmuz’da Lefkoşa’daki polis binasının işgalinden sonra şoförüne, iki polisi araba ile ezmesini emretti. Bu olay sonucu bir polis öldü, diğeri yaralandı. Daha sonra bir askere yedekler kısmına mensup bir polisi katletmesini emretti. Emir yerine getirildi.
Yüzbaşı Fassas, (226. Piyade Taburunun 2. Bölük Komutanı) askerlerine ‘yedek polislerden ölüler görmek istiyorum” diyerek Larnaka Stadyumu yakınından geçecek yedek polis araçlarına ateş açmalarını emretti.
Üsteğmen Kritikos Spiridon, 16 Temmuz günü bir birliğin başında, Baf-Koloş- İngiliz Üsleri- Ağrotur yol kavşağına barikat kurarak yaklaşan sivillere ateş açtırdı ve açılan ateş sonucu takriben 20 kişi öldü...Yaralı bir şahsı EOKA-B mensuplarına teslim etti, bu şahsın akıbeti meçhuldür..”
Yunanistan 15 Temmuz 1974’te gerçekleştirdiği operasyonla vahşete girişirken Türk halkını tamamen ortadan kaldırmaya ve adayı Yunanistan’a bağlamaya hazırlanıyordu.