Havanız batsın. Seçilmezseniz hiçbir iş olmıyacak sanıyorsunuz ki, bu duygunun adı katıksız havagazıdır. Yaşınız kaç, başınız ne. 50 sindesiniz diyelim ya da 40 larında, 30 filan. İyi işte daha siz doğmamıştınız 55 sene önce ve işleri yapılıyordu gündelik hayatın. Yanisi şu ki, dünya sizi umursamadan dönüp duruyor milyar yıldır ve hayat kendi güzelliklerini sürdürüyor, çoğu zaman seçilmişlerin aptalca denebilecek kararlarına rağmen. Ben ilkokula başladığımda örneğin, vali diye bir düşman vardı ahalinin ve Kıbrıs’ın. Gündelik hayatın işlerini organize etmek için kahpe ingilizin adaya askerleri ile birlikte yolladığı ve hiç aramadık eğitim bakanı diye bir kendini olmazsa olmaz zanneden faniyi, eğitimimizi aldık, sporumuzu yaptık, oyunlarla büyüdük.  Sağlığımız bozulduğunda sağlık bakanı diye bir bakanın varlığı, yokluğu hiç fark etmedi doktorlar ve hayat bizi tedavi etti. İlk türk belediyesinin yaşı benim yaşımdan küçüktür ve KKTC torunum yaşında. ( şimdi kalkar senin torunun yok ki dersiniz ve anlama kapasiteniz ortaya serilir ) Demem o ki. Mezarlıklar, kendileri olmazsa olmaz sananlarla dolu. Hayat ve ahali sürdürür herşeyi ve seçilmişler, ahalinin bir süreliğine tayin ettiği memurlardan ibarettir. Ve seçilmiş memurlar vaz geçilmez değildir. Ufak atın da civcivler yesin lâkırdısı tam da ‘ben seçilmezsem olmaz’ zihniyetliler içindir. Seçimler, seçim dönemleri, adayların işleri nasıl organize edeceklerini usul halle ahaliye anlatabilmeleri içindir. Var mı oyle bir izan sahibi. Okulların yönetimine talibim planım programım şudur,, şehrin önümüzdeki on yıllarını imar açısından organize edecem diyen, bunları düşünen adaylar var mı. 2018 yılındayız. Ve adaylar şehir nedir konusunda fikir sahibi miler meraktayım