Ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Cumhuriyet Meclisinde, "yükseköğrenim ve Türkiye’ye giremeyen yurttaşlar" ile ilgili konuşma yaptı.
İç tüzüğün 62. maddesi tahtında söz alan Erhürman, bölgede İsrail -İran ve diğer açılardan yaşanan sıkıntılara işaret ederek, bunun bölgedeki barışı tehdit eder hale dönüştüğünü söyledi.
Erhürman, taraflar arasındaki sorunların herkesi tehdit eder noktaya geldiğini ifade ederek, bu çerçevede adada ve bölgede BM tarafından başlatılan Kıbrıs sürecini desteklediklerini kaydetti.
Geçersiz diploma konusuyla ilgili ortaya atılan “soruşturmaların üzerinin kapatılacağı” algısı yaratıldığını ifade eden Erhürman, diploma meselesi ile ilgili ülke kapsamında bir soruşturma yapılması gerektiğini belirtti.
Polis Genel Müdürlüğünün kamuoyunu bilgilendirmesi, YÖDAK’ın da gereken araştırmaları YÖK ile birlikte yapması gerektiğine işaret eden Erhürman, kamuoyunda oluşan algının değiştirilmesi için bunların şart olduğunu söyledi.
Yükseköğretimin ülkenin can damarı olduğunu, ülke insanının yetiştirilmesi açısından da büyük önem taşıdığını ifade eden Erhürman, eğitim kurumlarıyla ilgili yönetim sorunu olduğunu kaydetti.
Erhürman, muhaceret izinleriyle ilgili yapılan değişikliklerin de mağduriyet yarattığını belirterek, insanlara öngörüsüz bir ortam yaratıldığını, süreçlerin doğru yönetilemediğini, denetimler yapılmadığını, yapılsa da doğru yapılmadığını anlattı.
"Sistemi bir bütün olarak düşünmedikçe bu işlere çözüm bulamayacağımı çok açıktır" diyen Erhürman, kaçak insan sayısının bilinmediğine işaret etti.
Güzelyurt’taki olay ortaya çıkmasaydı, bu çarpık sürecin sorun yaşanmadan devam etmiş olacağını ifade eden Erhürman, önemli olanın doğru bir sistem kurulması olduğunu vurguladı.
Sisteme yönelik eleştiri yanında insanların korunmasını içeren önerilerde bulunan Erhürman, eğitimin, denetimin, programın, planlamanın önemine vurgu yaptı.
-"Türkiye'ye girememe endişesi"
Tufan Erhürman, bir başka “can sıkan mesele” olan Türkiye’ye giremeyen yurttaşlar konusuna değinmek istediğini belirterek, bu konuda ülkedeki siyasi muhalif kesimlerin çoğunda “Türkiye’ye girememe” endişesi olduğunu belirtti. Erhürman, bunun yanlış olduğunu ve güvenlik tehdidi yaratacak kimsenin olmadığını belirterek, bunun böyle devam edip etmeyeceğini sordu ve Meclise açıklama yapılması gerektiğini söyledi.
Türkiye’ye ailesiyle gidenlerin veya gideceklerin endişeyle gitmesine yol açan uygulamanın doğru olmadığını belirten Erhürman, hukuki açıdan da bunun doğru olmadığını söyledi ve Türkiye yasalarından örnek verdi, Türkiye’ye girmesiyle ilgili sıkıntısı olan kişilere bilgi verilmesi gerekliliğine değindi.
Türkiye Cumhuriyeti açısından da bunun doğru olmadığını, ülkeye siyasi görüşünden dolayı girişinin yasaklanmasının kabul edilebilir olmadığını belirten Erhürman, gerekçeleriyle birlikte bu insanların bilgilendirilmesini istedi.
Yönetimin de bu konuda bilgi vermesinin gerekliliğine işaret eden Erhürman, bu konunun artık can yakıcı ve iki ülke ilişkilerini zedeleyen bir konuma dönüştüğünü söyledi.
Erhürman, sonuç olarak Polis ve YÖDAK’tan diploma meselesi, Türkiye Cumhuriyeti ve ülke yetkililerinden de yurttaşların yasaklanması ile ilgili açıklama beklediklerini kaydetti.
-Çavuşoğlu: "
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu da, eğitim kurumlarının denetlenmesi ile ilgili zafiyet olduğu eleştirilerinin kabul edilemez olduğunu ifade ederek, “Akşamdan sabaha iş yapmadıklarını” söyledi; denetimlerin sürekli yapıldığını, 3-4 kez bu denetlemelerin yapıldığını kaydetti.
Çavuşoğlu, eğitim yanında muhaceret ile ilgili çalışmaların da yapıldığını, kimsenin mağdur edilmediğini ifade ederek, eğitim kurumları ile ilgili tavırlarının net olduğunu, eğitim için çalışan kurumların bundan sonra da açılabileceğini, eğitimde fırsat eşitliği yaratmaya devam edeceklerini, ancak denetimlerin süreceğini, kuralların yenileneceğini, buna göre eğitim verenlerin yaşamını sürdüreceğini, eğitim veremeyenlerin de kapanacağını anlattı.
Hiçbir eğitim kurumunu kapatmadıklarını ifade eden Çavuşoğlu, sorunların çözümüne yönelik destek vermeye devam ettiklerini, eğitim kurumlarına yönelik denetimerin yapıldığını söyledi.
-"Sahte" değil "geçersiz" diploma
“Sahte diploma” konusunun da doğru bir tartışma olmadığını, ülkede “geçersiz diploma” tanımlamasının daha doğru olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bu diplomaların YÖDAK tarafından geçersiz kılınması gerektiğini söylediğini anımsattı, Güzelyurt’taki olaya benzer bir durum varsa bu denetim ve soruşturmanın ülke genelinde yapılmasının önemine işaret etti.
YÖDAK’ta denetim çalışmalarının sürdüğünü, çalıştığını anlatan Çavuşoğlu, YÖK’ün de ülkeye geldiğini, geniş bir çalışma yapacağını belirtti.
-"Polis geniş bir ekiple çalışmaya devam ediyor, çalışmalar yavaşlatılmadı"
Polisin de geniş bir ekiple çalışmaya devam ettiğini, çalışmaların yavaşlatılmadığını belirten Çavuşoğlu, bakanlık ve hükümet olarak bu çalışmalara destek verdiklerini kaydetti.
Çavuşoğlu, hiçbir şüpheye yer bırakmadan bu sürecin tamamlanacağını ifade ederek, ülke yüksek eğitiminin hiçbir şekilde zarar görmeyeceğini, kimsenin eğitimi lekelemesine müsaade etmeyeceklerini, bu sorunu avantaja çevireceklerini vurguladı.
Kısa vadede bu süreçten zarar gördüklerini ancak gelecekte kârlı olacaklarını ifade eden Çavuşoğlu, bu sürecin sonunda ülkeyi geleceğe güçlü bir şekilde taşıyacaklarını kaydetti. Çavuşoğlu, YÖK’ün 10 gün burada çalışmalar yapacağını ve bir rapor ortaya çıkacağını ifade etti. Çavuşoğlu, polisin de araştırmalarının sürdüğünü kaydetti.
Milletvekillerinin sorularını da yanıtlayan Çavuşoğlu, tüm sürecin hızlı bir şekilde YÖK ile birlikte yürütüleceğini, sistemin şeffaf ve güvenilir bir şekilde yenileneceğini, sistemin kimseye devredilmediğini, tüm verilerin ülkenin olduğunu, YÖK’ün denetiminin ilk olmadığını, yıllardır bu denetimlerin yapıldığını söyledi.
-Oğuz: "Türkiye'ye giremeyen yurttaşlarla ilgili bilgi istendi, gerekli açıklama yapılacak"
İçişleri Bakanı Dursun Oğuz da, Türkiye’ye giremeyen yurttaşlar ile ilgili yaptığı açıklamada, bu konunun gündeme getirildiğini, bilgi istendiğini söyledi. Oğuz, iki ülke arasında bu konuda iş birliği olduğunu anlatarak, taleplerin en üst düzeyde iletildiğini kaydetti. Bakan Oğuz, "Kapıya kadar gittiğinizde bilinmezlik doğru değildir... Gerekli açıklama yapılacak” dedi.
Oğuz, düzensiz göç, e-vize gibi sistemlerin yanında belirsizliğin de giderileceği bir sistemin gerekliliğine işaret ederek, ülkeye girişlerin o ülkenin kararı olduğunu, bu konuda gerekli yazışmaların yapıldığını, Türkiye’den varsa liste ve gerekçelerin istendiğini söyledi.
-Erhürman yendien söz aldı
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da yeniden söz alarak, bakanlardan gerekli yanıtları alamadıklarını belirterek, eğitim kurumlarında denetimlerin nasıl yapıldığı konusunda net bilgi istedi. Ortaya çıkan sorunların bu denetimlerin yeterli derecede yapılmadığının göstergesi olduğunu ifade eden Erhürman, yönetsel zaafiyetin ortada olduğunu, ülkede bu konunun kontrolden çıktığını, nüfus politikasının olmadığını kaydetti.
-Özuslu
CTP Milletvekili Sami Özuslu da yerinden söz alarak, Başbakanın kürsüden sorulan sorulara cevap vermesini istedi, hiçbir soruya yanıt alamadıklarından ötürü hükümet, Başbakan ve Meclis Başkanını protesto ettiğini belirtti.
Meclis Başkanı Zorlu Töre de, 62. maddeyi okudu, Başbakan'ın arzu ederse söz alıp konuşabileceğini, mecbur olmadığını, ama bakanların cevap verdiğini söyledi. Töre, “Meclis Başkanı görevini yapmaz” sözlerini kabul etmediğini kaydetti.
