Türkiye yapsın, Türkiye yapar zihniyeti asla kabul edilebilir bir zihniyet değildir ve zaten zihin varsa kişiler topluluklar örgütler halklar milletler ve devletler kendi işini kendisi yapmalı boyun borcu ile mükelleftir.

Uzun zamandan beridir KKTC devletini yöneten ve yemin billah millici, milliyetçi ve dahi anavatancı olduğunu iddia eden zihniyet KKTC’nin bütün sorunlarının çözümünü öteleyerek / erteleyerek, sorunları halının altına süpürmekte ve akabinde de halıyı, halının altını üstünü, halının olduğu odayı, odaları ve hatta evin kendisini, KKTC diye var olan evimizin bütününü anavatan Türkiye, süpürür siler tertemiz eder tertipler sorumsuzluğu ile davranmakta ve şu KKTC’nin kendine yeten, ayakları üstünde durabilen duran ve yürüyen yol kat eden şuradan buraya ileriye gidebilmesine takoz koymaktadır.

Nasıl ki evladın sorumluluk alması gereken konularda bile evladına sorumluluk bırakmayan ve hatta okul ödevlerini bile yapan anne babaların el bebek gül bebek büyütülen, irileştirilen ve sonunda şişman tembel sorumsuz bir genç irisi hatta orta yaş irisi şımarık ve beceriksiz veledleri olur ya ; KKTC hükümetleri ve partilerinin siyasi zihniyetsizlikleri ile ile giderek işte o veletlere benzemeye meyleden KKTC devleti, neredeyse kaşınan burnunu bile kaşıyamaz hale düşürülmektedir.

On yıllar var tek bir sosyal konut projesini hayata geçiremeyen ve hatta proje bile yapmayan KKTC hükümetleri, sonunda anavatanımız Türkiye imdadımıza yetiş ve bize sosyal konutlarımızı da yap seviyesine düşürülmüştür.

Türkiye yapar evet.

Evet yapar da niye biz yapmayalım.

Kendi sorunlarımızı kendimiz çözebilecek hale gelebilmek için ne zaman harekete geçmeyi düşünmeye başlayacağız.

Ta Anamur’dan denizi aşırarak borularla KKTC’ine ve hatta Kıbrıs adasının bütününe su getirdi Türkiye ve biz KKTC olarak Geçitköy barajından / göletinden Güzelyurt’a, Mesarya Ovasına götüremedik o suyu ve yine yetiş Türkiye diye ağlaştık o da yetişti.

Büyük projelerde anlaşılabilir bu belki ama seyirci kapasitesi 100 olan köy futbol sahalarının soyunma odalarını yapmak için bile Türkiye’ye baş vurmak ayıp yazık günah değil mi.

Doğru oturup doğru konuşalım çünkü alıştık yıllardır eğreti oturup eğri konuşmaya.

KKTC bizim, Kıbrıs Türklerinin vatanı, sorunları da bizim sorunlarımız, kendi sorunlarımızı çözmek derdine ne zaman düşeceğiz.

Evet elektrikte Türkiye ile enter konnekte olalım, ya da kablo ile elektrik bağlansın tıpkı su gibi ama ne olur bay bayan hükümetler, kendi sağlık ocaklarımızı kendimiz yapalım, bir birine uzaklığı iki kilometre olmayan köyler arası ve köy içi yolları yapmak için de Türkiye’yi beklemeyelim.

On yıllardır nasıl olmasa Türkiye bu sorunu da çözer zihniyetsizliği ile hükümetçiliği, her kabile oynayabilir. Hükümet olmak, devlet olmak sorunlarına da sahip çıkarak çözebilen halkların işidir