Bağımsızlık Yolu (BY) Genel Sekreteri Celal Özkızan ve Bağımsızlık Yolu Genel Sekreter Yardımcısı Münür Rahvancıoğlu, “Emeğin Gündemi” programında iktidar partileri ve ana muhalefet partisini eleştirdi.Bağımsızlık Yolu Basın Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre Genel Sekreter Celal Özkızan, programdaki konuşmasında, sağ siyaseti halkı siyasete ve karar alma aşamalarına dahil etmemekle suçlarken, ana muhalefet partisi CTP’yi de “ben nasıl hükümet olurum” stratejisi içinde olmakla itham etti.
CTP’nin belediyeler yasasını Anayasa Mahkemesine taşımasındaki ana nedenin UBP’yi zor durumda bırakıp ilgi çekmek olduğunu öne süren Özkızan, “Kıbrıslı Türklerin sorunu hükümet olmak değil, iktidar olamamaktır. İktidar stratejiniz yoksa başarısız olmaya mahkumsunuz” dedi.

- Özkızan: “Taşeron sistemi kamudaki istihdamın yerini alıyor”
Çalışma hayatı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Özkızan, taşeron sisteminin kamudaki istihdamın yerini aldığını savundu. Özkızan, kamunun verimsiz, özel sektörün ise verimli olduğu yönündeki argümanı yanlış bulduğunu da söyledi.
Ülkedeki sermayedarların uzun vadeli yatırımı, istihdamı veya düzeni düşünmediğini, sadece kısa vadede ne kadar kar yapacaklarını düşündüklerini söyleyen Özkızan, “'Kamuda niye bu kadar istihdam var, herkese niye kamuya girmek istiyor' sorusunun cevabı, özel sektörün düzenli istihdam yaratamaması ve yarattığında ise güvencesiz bir ortam sağlamasıdır” ifadelerini kullandı.

- “İktidar stratejiniz yoksa başarısız olmaya mahkumsunuz”
Belediyelerin sayısının azaltılmasına da değinen Özkızan, buna toplumun karşı olmadığını kaydederek, herkesin hemfikir olduğu bir konuda acele etmenin sebebini sormak gerektiğini söyledi.
Karma evliliklerden doğan çocukların Kıbrıs Cumhuriyeti kimliğini alamaması ile ilgili Özkızan, bunun sadece Kıbrıslı Türklerin sorunu olmadığını, bu durumdan etkilenen başka gruplar da olduğunu anlattı.
EDEK ve DIKO partilerinin bir araya gelip 2020 yılında bir yasa tasarısı sunduklarını belirten  Özkızan, “Bu yasa tasarısı, Kıbrıs’ın kuzeyinde ikamet eden, Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu ve KKTC vatandaşlığı bulunan ve/veya Kıbrıslı Elenlere ait mülklere sahip olan kişilerin vatandaşlığının alınmasını içeriyordu” dedi.


 

Editör: Mehmet Kasimoglu