Ücret fiyat kâr, grev.
Bunları peşi sıra tekrarlamadan solcu olunmayacağını sandık.
DİSK kükredi mi titredi ortalık ona inanırdık.
Büyük bir grev örgütlendi ve MESS de lokavt ilan etti. Lokavt ın grevci işçileri toptan işten atmak olduğunu da belirteyim ki çoğu sendikacı bilmez.
Aziz Nesin, Büyük Grev kitabında o süreci anlatır.
Yaşanan her şey Aziz Nesin’i haklı çıkardı.
Ücret fiyat kâr ve grev ve daha nice kavram kapitalizmin kavramlarıdır ve her hangi bir izmi, kullanıma kendi soktuğu kavramlarla geriletmek olası değildir.
Olası olmadığını en çok da DİSK, TKP, AKEL, PEO, KÖGEF DGD örgütleri ile yaşadık gördük yenildik hem de doğru dürüst mücadele edemeden yenildik.
Kapitalizm geriletilemez diye bir anlam çıkarmaya çalışmasın kimse bu okuduklarından ve kabul etsin ki Norveç, İsveç Danimarka Belçika ve daha pek çok devlet için de sistem düzen kapitalizmdir ve o devletlerdeki işçiler köylüler bizde ya da Türkiye’ de yaşayan işçiler köylüler ve emekçilere göre bir hayli rahat ve huzurludur.
Kapitalizmi tarihin çöp sepetine atmayalım mı, tabii ki kapitalizm tarihin çöp sepetine atılmalıdır ve fakat bu kapitalizmin kavramları ile olası değildir.
Yeni bir dil yeni bir söylem ve yeni mücadele yöntemleri aranıp bulunmalıdır.
Kapitalizm uygulandığı her yerde kapitalizmdir, öyledir de biz ve benzerlerimiz niye vahşi kapitalizm demeyi tercih ediyoruz..
Bu konuyu düşünelim ve bize göre vahşi olmayan kapitalizm uygulanan ülkelerin işçileri, köylüleri, solcuları sosyalistleri ne yapmış nasıl mücadele verip başarmışlar ki oralarda kapitalizm bizdeki solcuların tercih edeceği bir düzen olmuş.
Yok yok itiraz etmeyin, sakın etmeyin KKTC’nde solcu olup da AB’ine de karşı olan taş çatlasa ancak on kişi var ve işte onlar da şunun seçilmesi, bunun seçilmesi peşinde değiller.
Yeniden ve yeniden bıkıp usanmadan yazmalıyım.
Sosyalizm asla ve katiyen bir ekonomik tez değil ahlaki bir anti tezdir.
Ve ahlâk da asla ve katiyen iffet ile karıştırılmamalıdır. Ahlâk ne bayanların ne de bayların bacak araları ile izah edilemez.
