Gün gele , Bir an olur ki, Çok derinden, Bir ohhh....çekmek geçer ya insanın içinden...
Oh be,işte buymuş herhalde, kolayca bulunamıyan, ve çoğu kez nerdeyse mumla aranan duygu ve heyecan.
Yaşanan mutluluk bu olsa gerek... Mutluluk harika bir şey.... Hele oh çekerken insanın Ciğerlerine doldurduğunda soluduğu hava ile , ne kadar sağlıklı hissetmesini sağlamakta insana...
Ve ardından ta derinlerden yükselip gelen müjdeli bir ses, mutluluk budur dedirtir insana... Devam et... İşte budur yaşam... Doğrudur bu anlarda, nefistir yaşam...
Ama bir de bir gerçek vardır ki ortada Tek düze olmaz yaşam asla. Zikzaklarla doludur yaşam...
Bir yukarı çıkar Bir iner aşağılara... Bir sağa kayar, Arkasından döner sola.
Ama şaşmamalı insan bu duruma... Çünkü sürekli bir mutlululuğu yaşayabilseydi insan, O bir anlık yaşayıp Oh çekerek ulaşılan heyecanı büyük olasılıkla yaşamıyacaktı insan...
İnsan genellikle mutlululuğu ulaşılması zor olan umutlarda arar... Hatta bu umutların maliyeti takatini aşar.
Vazgeçilsin demiyorum bu tür umutlardan.. Sabırla ve çabayla devam edilsin umut peşinde koşmaya. Yaşamın motivasyonudur umutlar.
Ama basit alışkanlıklarla günübirlik mutlu olabilir insan.
Bu basit alışkanliklar ise ne para ile ne de pul ile satılmaz.Sadece iki sözcükten ibarettir reçetesi mutluğun: Biri "HOŞGÖRÜ",diğeri "ŞÜKÜR"