Teoman ERSÖZ
Gözlerin açıkken
ve sadece,düşüncelerinde arıyorsan onu
Kapattığında gözlerini,hayalini görüyorsan
mütemadiyen aşık olduğun kişinin
Uyurken giriyorsa rüyalarına sık sık
Bir objeye bakıyor gibi görünüyorsan
fakat baktığın halde görmüyorsan baktığın yeri ...
Hani bakar kör denildiği gibi olursan sık sık,
Zil zurna aşıksın sen dostum,aşıksın sen...çok aşık ...
delicesine aşık hem de.....
Uyur gezerlerden farkın yok senin.
Platonik denilen aşklar böyle olur genellikle.
Önemli değil böyle bir aşk türünde
karşılık görsün muhatabından.
Ama bu ilişkilerde bu denli kendinden
geçerse bir garip insan platonizme
müptela olur.
Platonizme yakalanmış bir kişi
öylesine tutkun olur ki sevdasına
dışlayabilir de kendini toplum yaşamından.
Çoğu kez yemekten de kesilir,içmekten de...
kendine bakmaktan da hatta.
İşte size sosyal şizofreni vakası.
Zaten konu edilen aşık
bireysel sorumluluklarını da
aksatmaya başlar tedricen.
Veya tıpkı insanlardan kaçtığı gibi
sorumluluklarından da kaçmaya başlar biçare.
Nerdeyse daha ağır melankolik bir gelecek
beklemektedir kendini böyle giderse eğer.
Ki böylesine bir davranış bozukluğunun
şifası kolay olmaz bence de.
Ruhsal bir tedaviyi gerektirir muhakkak.
O halde dünyanın en güzel duygusu
olan sevgiyi bile bu denli abartmak
hayırlı olmaz insan için.de.
Ne derler eskiler:
" İfrattan da kaçmalı tefritten de"
Orta yolu seçmek veya seçebilmek
en geçerli ölçü...
Derim ki ben de Allah kimseyi yoksun etmesin
sevgiden aşktan.
Yeter ki aşkın kölesi olmasın insan.