Bütün canlılar ses çıkarır.

Ses çıkarmayı konuşma boyutuna çıkaran sadece insan olmuştur.

Evet ayılar homurtularıyla, miyavlamalarıyla kediler ve koyunlar keçiler melemeleriyle kendi aralarında anlaşabilirler ve fakat o anlaşma biçimine konuşma denemez.

İnsanlaşma sürecinin hem ilk ve hem de en büyük evrimi olmuştur ses çıkarma doğallığından konuşma insaniliğine sıçramak.

Ve konuşma evriminden ( yok hayır konuşmaya devrim demek daha doğru ) konuşma devriminden sonra doğan her yeni insan konuşmaya hazır / konuşma aygıtına / özelliğine sahip olarak doğmuştur.

Konuşma aygıtına / özelliğine sahip olmanın yanında bu özelliğin dumura uğraması da vardır ve tabiidir.

Sıfır üç yaş aralığında kendini gösteren konuşma yetisi üç bilemedin dört yaşından sonra körelir eğer konuşma becerisi örneklerden hareketle bir yeti haline getirilmemişse.

Elbette ki yeni doğan her çocuk doğduğu lisana / dile meyilli olarak doğmaktadır ve bu ana lisana meyilli aygıt anne babanın gayreti ve özeni ile gelişecek ya da umursamazlığı ve özensizliği ile sakatlanacaktır.

Tek heceli çiş gibi, iki heceli an ne, ba ba gibi kolay hecelerle başlayan bu kişisel serüven çocuğun çabası ve gayreti ile yükselir.

Çocuklar ana lisanlarına meyilli olarak doğar hükmüne itirazı olan varsa bilsin ki hüküm tabiatın hükmüdür ve kulak daha ana karnında işlevseldir.

Doğal olan, doğumla gelen konuşma özelliğinin nereye evrileceği de kişinin kendi aklı fikri onuru ve duygusu kendini oldurması ile yakından ilintilidir.

Konuşma anlaşma bir diğerini sevme üzerine olabileceği gibi bizim siyaset hayatımızda her gün gördüğümüz üzre ANLAŞMAMAK / ANLAŞAMAMAK üzre de inşa edilebilir.

Misal : Von Der Leyen hanımbey ile farklı lisanlarda konuşup bal gibi anlaşabilenler ( aldatılabilenler ) aynı Türkçeyi konuştukları halde asla ve katiyen anlaşamıyorlar.

Aynı misal : Tayyip bey ile onun ne değini hiç dinlemeden, anlamadan anlamaya çalışmadan ve hatta onunla konuşmadan ANLAŞANLAR, Tayyip beyden çok da farklı şeyler söylemeyen ve fakat farklı siyasal bakış açısına sahip olan solcular ile asla ve katiyen anlaşma, anlaşabilme yolunu seçmeyip ille de ANLAŞMAMAK üzerine hır gür konuşmayı seçebilirler.

Evet konuşmak anlaşmazlıklara da yol açabilir ve fakat konuşmak eylemi anlaşmamak üzre değil ANLAŞMAK üzre geliştirilmiş bir insani özelliktir hatta en önemli insani özelliktir ve laf sokmak konuşmak değildir