Çocukluk yıllarımda arkadaşlarımın zevkle oynadıkları oyunlar vardı bunlar pirilli,lingiri,uçurtma gibi bir takım oyunlardı bazan oynarlarken oyunlarını, onları seyretmekten haz duyardım ancak benim en büyük merakım , ağaçlara tırmanmaktı….
Bir seferinde inat üzerine leymosun mezarlığının en uzun servi ağacına tırmanmayı denemiştim…
Tırmandıkça daha da yükseğine çıkmak bir rekor elde etme duygusunu bana tattırmıştı aşağıda insanlar toplanmış beni korkuyla izlerlerdi ve yüksedikçe insanların sesleri de yükselmekteyidi ama nafile bunlar çünkü hazır ağacın tepesine çıkmışken gökyüzünde bir şey keşvettiğimi zannederek servinin tepesinde sevinçle sallanıyordum bir de aşağıya baktım ki kalabalık büyüyor heycanlı sesler yükseliyor…
O çocukluk halimle bu kadar insanın bana gösterdikleri ilgi nedeniyle adeta gurur duyuyordum…
O gün gök yüzünde parlaklıktan başka bir şey görmedim ama tırmanışın insanı ne kadar gururlandırdığını yaşadım sonraları bu tırmanıştan daha farklı dersler de aldım örneğin hayatta yükselişin alın teriyle gerçekleşmesinin çok çok önemli olduğunu bunun aksine yardımla yükselmenim ne kadar insana hicap verdiği gerçeğini bu denemelerimden sonra çok iyi anladım bunun için de bu çabaları gösterenler adına çok çok çok fazla üzüldüm.
Bir Çocukluk Hikayesi
Teoman Ersöz
Yorumlar