CTP haklı.
Hem bir parti ile hükümet etmek üzere yola çıkacaksın, hem de yerel seçimler nedeniyle ana muhalefet partisi ile flört geçeceksin.
Olmaz, etik değil, Yorgancıoğlu haklı.
DP olarak neyi savunuyorsun yani.
Adamların ellerinde tuttukları belediyeleri kendilerine kaybettirmeyi mi?
Hareketin anlamı başka ne olabilirki?
Böylesi bir davranış varolan ortaklığa ihanet sayılmaz da ne sayılır ki!
Kaldı ki DP bu konuda şaibelidir.
Bulutoğlu olayında da Lefkoşa’ya yapılabilecek en büyük kötülüğü yapmıştır.
Bulutoğlu Lefkoşa Belediye Başkanlığı’na DP ve UBP oylarıyla seçilmiştir.
Dp’li olarak seçilmiş, sonra da UBP’li olmuştur.
Demek ki Bulutoğlu olayında bu iki partinin girdiği ortaklık ters tepmiştir.
Lefkoşa’ya kötülük edilmiştir.
Şu şehri, Lefkoşa çöplüğüne dönüştürülmüştür.
Yolsuzluk söylentileri dizboyudur.
Yalnız bu olay Dp ve UBP, şu belediye işlerini beceremediklerinin en sağlam kanıtıdır.
Günahları büyüktür.
Böylesine bir vukuatları varken Lefkoşa için nasıl bir seçim ortaklığına girişecekler, kestiremiyorum.
Beri yandan CTP’nin başarılı belediyeleri vardır.
Gönyeli, Magosa, Girne görevlerini yapan belediyelerdir; diğerleri de.
Ne yani bunlara mı göz dikiliyor.
Bunları da mı Lefkoşa’ya benzetecekler.
Gaye bu ise, bu halk bunları yutmaz.
Belediye seçimleri DP ve UBP’nin planladığı gibi bu denli politize olmaz.
Çünkü belediyeler verdikleri hizmetlerle ölçülürler.
Halk ile birebir, yüzyüze ilişki içerisindedirler.
Ha son ara seçimle gelen CTP’li belediye başkanı da birşeyler yapabilmiş değildir.
Hatta belediyeler konusunda CTP için kötü örnek olmuştur.
Ama bari yolsuzluk türü iddialar yoktur, olmamıştır.
Fellahoğlu’nun büyük hatası kendinden önceki devrin şaibeli olaylarının üstüne yürümemesidir.
Peki ama DP’nin bu apolitik tavrının başka nedeni ve gerekçeleri varmıdır?
Kimine göre bu iki sağ parti müzakereler döneminde daha etkili olabilmek için biraraya gelmeyi planlamaktadır.
Ve bu grup UBP ile yeniden birleşmek için canatmaktadır.
Gün gele olacak olan da budur zaten.
Hemen söyleyeyim ki ben ne CTP’li ne UBP’li nede DP’liyim.
Amacım politikada erdem denen bir unsurunda olduğuna işaret etmektir.
Esasen bizde particilik çığırından çıkmış durumdadır.
Başka bir deyişle de gereğinden fazla politize olmuşlardır.
Halka hizmet götürme çizgisinin dışına düşmüşlerdir.
Öyle olunca da rüştlerini ispat için sık sık olmayacak işler peşindedirler.
Yapacakları ne işleri nede güçleri kalmıştır.
Bu türden çirkin olayları da kendilerini unutturmamak üzere yapmaktadırlar.
Dileyelim ve umalım ki, bir çözümle gelecek yeni dönem yeni bir partileşmeyi de beraberinde getirsin.