Yanlış yaşadığımızı itiraf edersek belki insanca yaşayacağımız güzel günlere doğru yelken açabiliriz.
Yanlış yaşadık.
Evet Türkiye’nin başına gelen önemli kötülüklerden biri olan turgut özal sanayi holdingi kastederek kapatın şunları, çağımız hizmet sektörü çağıdır en iyi hizmet alanı da devlete kapılanıp maaş almaktır demiştir demesine de onun bu akla ziyan önerisini / teklifini kabul etmeyebilirdik.
İktidarı muhalifi ile havada kaptık öneriyi ve 77 fabrika tarihe karıştığı gibi yeni yeni filizlenmeye başlayan sendikal ( DEV İŞ ) hareket de memur sendikacılığına devrilip neredeyse yok oldu.
Hani şimdilerde yüksek maaşlılara yüksek zam düşük maaşlılara da düşük zam diye yakındığımız eşel mobil sistemi var ya onu da biz becerip yüzümüze suvadık
Dünyanın en zengin tarım ülkelerinde bile olmayan bize özgü kuraklık tazminatı ile narenciyede ürün ve ürün kalitesine değil dönüm başına teşvik vermeyi de biz icat ettik.
Köylerimiz okulsuzlaştırılırken en ufak bir tepki göstermediğimiz gibi kasaba okullarındaki bahçelerin avluların asfaltlanarak oto park haline getirilmesine karşı tek bir söz bile etmedik
Siyasal partinin ruhuna aykırı olan karma oy sistemine bayıla bayıla yasalaştırdık uyguluyoruz.
Her bir işimizi nasıl yapacağımızı Türkiye’ye sormaktan zerre kadar utanmayarak bizim iş yapma kapasitemiz olmadığını binali yıldırıma bile gösterdik
Daha da beteri ilkokulu olmayan ( bizim okulsuzlaştırdığımız ) köylerimize çim futbol sahası yapmasını Türkiye’den istedik ve onlar da bu gün saha yaptığımız köylüler yarın işaret ettiğimiz adaya oy verir hesabı ile hem sahayı hem sahanın tuvaletini yaptılar ve her seçimde de gelip şuna oy verin buna vermeyin demeyi marifet bildiler.
Üstüden üç yıla yakın zaman geçmesine rağmen depreme dayanıksız okullarımız güçlendirilmedi yenilenmedi o nedenle BİZ ÇOCUKLARIMIZI BU HÜKÜMET SİLKİNİP KENDİNE GELENE KADAR OKULA / OKULLARA GÖNERMİYORUZ demedik.
Şimdi oturup derdimize yanalım Cem Karaca söylüyor Kendim ettim kendim buldum