gözlenmektedir .
Nedir bu billurlaşan şeyler ?
Annan Planında olduğu gibi yeniden , manipüle edilen gerçekler veya manipüle edilmeye çalışılan, gerçekler .
Yani, halkı aldatma politikaları .
İki tarafın da kabul ettiği veya kabul ettirildiği metinden sonra , KKTC ‘ de bazı kişi ve kesimler, her zaman olduğu gibi bu işin nerede ise imzaya kaldığı
yollu haberleri, yaymaya başladılar bile .
Herkes, konuşuyor .
Herkes, konuşturuluyor .
Görüşler , fikirler , açıklamalar alınıyor .
Hemen çözüm .
Derhal çözüm diyenlerin, dayandıkları temel veya maya , maalesef halka ciddi bir şekilde, güven vermemektedir .
Geçen günlerde , eski Sağlık Bakanı , Sn. Vaiz’i bir TV ekranında izledim .
Çözüme her iki tarafın da , sosyal , kültürel , ekonomik olarak hazır olmadıklarını dile getirdi .
Sn .Talat , Baf’ta konferans vermeye gitti , bunu ELAM ‘ cılar hazmedemedi.
Ortak metindeki , soyutluk giderilemeden , ki konular ele alındıkça belirlenecek .
Bazılarımız ise her şey tamam felsefesi ile hem halkı kuşkuya , hem de umuda, sevk etmektedirler .
Yazımın başlığı “ Her şey Belirleniyor ” derken , ortak metinden kasıt. Tarafların görüşlerinin belirlenmesinden, dem vurdum .
İki halkı da , en çok ilgilendiren konulardan biri :
Egemenlik .
Diğeri ise :
Mülkiyet .
Ortak metinde , egemenliğin , iki halktan eşit olarak doğacağı yazmakta, fakat somut bir şey ortada yok .
Nereye çekersen çek .
Oraya gider türden .
Kim güçlü ise , gücünün doğrultusunda egemenlik o yana gider .
Hani spor müsabakalarındaki , ip çekme yarışmasındaki gibi .
Bir de mülkiyet .
İki halkı , belki de egemenlikten daha fazla , mülkiyet ilgilendirmektedir .
Görüşmelerin odaklanacağı noktalar, bunlar olacaktır .
Mülkiyetle ilgili olarak da , karşı tarafın yetkililerinden, yavaş yavaş sesler yükselmeye başlamıştır .
Geçtiğimiz günlerde , Sözde, Güzelyurt’un, Rum Belediye Başkanı. Yunan Cumhurbaşkanıyla , Kıbrıs’la ilgili görüşme yapmış .
Görüşmede , Güzelyurt’un coğrafyası ele alındı .
Yunan Cumhurbaşkanı :
“ Hepimizin, bir şey olmasını umuyor olmamıza rağmen , bu yolun açıldığını göremiyorum . Ancak Ankara’nın öze ilişkin taleplerini , kabul eden biz olamayız . Bu ekonomik krizi çözüm dayatmak için istismar edemezler . Kıbrıs Halkı kahraman bir halk olduğunu gösterdi . “
Hade bakalım .
“ Al da bozdur .”
Sözde , Güzelyurt Belediye Başkanı , Hristos Pittas ise ;
Kıbrıs Türk tarafının “Uzlaşmaz ve tahrikkar olduğunu “ söyledi .
Türk tarafı , daha ne kadar taviz vererek , onlara göre uzlaşmacı olsun ?
Diğer taraftan , DİSİ Başkanı Neofitu’nun , Sözde Girne Rum Belediye Başkanını kabul ettiği bir görüşmede söyledikleri :
“ Girne’ye dönüş silinmiş bir mesele değildir . Milli önceliktir ve erişilebilir milli hedeftir . Bu Kıbrıs’ın tamamındaki yerlerimize onur ve saygıyla yeniden kök salabilmek için elde etmek zorunda olduğumuz bir hedeftir . “ dedi .
Sözde Belediye Başkanı, da :
“ Samimiyetle ve vatanımızı yeniden birleştirme milli hedefimizi ancak bir uzlaşı ile başarabileceğimizi dikkate alarak , önceliklerimizi hiyerarşik
sıraya koyma zamanı gelmiştir .”
“Evet” naylon Belediye Başkanı ” milli hedeflerini, ancak bir uzlaşı ile başarabileceklerinden “dem vuruyor .
Değerli okurlarım .
Bahsedilen “ Milli Hedef “ sizce ne olabilir ?
Bunu, eski günleri yaşayanlar, çok çabuk yanıtlayabilir .
Fakat, genç kuşak, bunu yanıtlamada zorluk çekebilir .
Ben, bunun burada, cevabını açık seçik yazacağım .
Birileri çıkıp “ hamaset yaptığımı “söyleyecekler .
Hiç de hamaset, yapmıyorum .
Bu “ Milli Hedef “ sadece , bu naylon Belediye Başkanının kafasındaki değildir .
Bu “ Milli Hedef “ tüm güneydekilerin kafasındaki milli hedeftir .
O da :
ENOSİSTİR .
Hep deniliyor “ Ortak Metinde “ birleşme ve ayrılmaya yasak getiriliyor .
Kural getiriliyor .
1960 Ortaklık Cumhuriyetinde de, böyle kurallar vardı .
Garantör ülkelerin icazeti olmadan, Kıbrıs Cumhuriyeti hiçbir pak’a giremez diye .
Makarios , Kıbrıs Cumhuriyeti adına , Bağlantısızlar Teşkilatına adayı sokmamış mıydı ?
Kim, ne dedi ?
Ne , yapıldı .
Bir kocaman, hiç .
Yine, ayni teraneyi karşımıza çıkarıyorlar .
Birleşme ve ayrılma olamaz diye .
Ya, olur ise .
Bunun için, ciddi bir engel var mı ?
Kağıt üzerine yazarsınız .
Uyulmazsa , buna engel olacak mekanizma ne olmalıdır ?
Tutturulmuş “ Barış Barış “ diye .
Sanki adada, savaş varmış gibi .
Barış, var .
Buna eklenecek bir anlaşmaya, gerek var .
Bu anlaşmanın, iyi bir anlaşma olması, gerekir .
Çünkü , bu anlaşma ile , bu adada ya var olacağız .
Ya da , yok olacağız .
Ya da , Girne’nin naylon Belediye Başkanının dediği gibi “ Milli Hedeflerinin” hedefi haline geleceğiz