‘‘ Ah kimselerin vakti yok /

Durup ince şeyleri anlamaya ’’ Gülten Akın

Ağaçlar incedir otlar da ve yerin yüzü ile gök yüzü de. Dağlar taşlar dallar yapraklar ve kökler.                                                                                                                                Börtü böcek, yılan çiyan, kertenkele tosbağa ve keklik tavşan ince şeylerdir.

İncelerin en incesi çocuklardır elbet.

Ve siyaset, meslek haline getirilen siyaset kabadır, kaba saba ve dam dingildir, çok para kazanmak için çok cakalı olmak için ve itibarlı çok itibarlı olmak için siyaseti meslek, bir anlamda madrabazlık mesleği haline getirenler de kabadır, kaba sabadır.

O kadar ki bir an bile tereddüt etmezler Allah’a şirk koşmakta.

Tabiat incedir o kadar incedir ki bu incelikle belki ‘‘ İnce Memed ’’ inceliği yarışabilir.

Top yekün bir özür borcumuz var KKTC dağlarına ovalarına tavşanına tilkisine kekliğine kumuna denizine.

Hep beraber kötü ve hoyrat davrandık ülkemize hayatımıza ve tabiata.

Evet en kötü hükümetler davrandı da seçenlerin hali seçilenlerden çok da farklı değil.

Yıllardır bizi üzerinde yaşatan, doyuran bütün her şeyini bizimle paylaşan, bize yurt olmaya hazır toprağımıza, tabiatımıza karşı hor ve hatta kötü davrandığımız utanmamız gereken bir gerçektir.

Bunu böylece kabul etmezsek bu toprakları memleket yapma bu tabiatı yaşama atmosferimiz yapma son şansımızı da kötücül davranışlarımızla kaybedeceğiz.

Yapmamız gereken ilk şey öz eleştirimizi alenen ve dürüstçe yaparak her karış toprağımıza her ağacımıza her çalımıza her otumuza her taşımıza sevgi ile sahip çıkmak ve bayındır mamur hale getirmek için akıl ve emek harcamak olmalıdır.

Her bir taş hepimizindir.

Zaman toprağımızı tabiatımızı yurt yapma zamanıdır.

Yanan alanlarımızın nasıl ne şekilde ağaçlandırılacağı ancak ve yalnız bilgi tecrübe ve emek harcamaya hazır olanların olmalıdır.

Siyasi kadrolar sadece finansın sağlanmasına kafa yorup geri kalan bütün işi bilgili kadrolara bırakmalıdır.