Yarın , Şehitler Günü .
Bilindiği gibi , her 18 Martta törenler düzenlenerek , hem adamızda , hem de Türkiye’de şehitler anılmaktadır .
Niye 18 Mart ?
18 Mart , dünya , harp tarihinde ve siyasal tarihte bir ilktir .
Nedir bu ilk ?
Emperyalizm ve Kapitalizme karşı Mustafa Kemal’in , savaşla verdiği mücadeleyi , zafere dönüştürdüğü tarihtir .
Bu dünyada bir ilktir .
Bu savaş nerede verildi ?
Eski jenerasyon, belki bunu bilir .
Yeni jenerasyonun bilmesi ve öğrenmesi bakımından yazmayı bir görev saydım .
Sanayileşmenin gelişmesi ile , enerji kaynaklarına ihtiyaç duyan Batılı , Sömürgeciler , Orta Doğu petrollerine göz diktiler .
Birinci Dünya Savaşına kadar , dünyada , sanayileşmiş iki dev ülke vardı .
Bunlardan biri , İngiltere , diğeri de Almanya idi .
Kapitalist sistemin , doğurduğu rekabet , bu iki ülkeyi karşı karşıya getirdi .
Dış Pazar bulma yolunda , dünyayı ve bilhassa , geri kalmış ülkeleri birer Pazar ve sömürü kaynağı olarak gördüler .
İki ülkenin de , o tarihlerdeki durumları , ham madde ve enerji bakımından tamamen , dışa bağımlı idiler .
Birinci Dünya Savaşı , işte bu rekabet sonucu doğmuştur .
İttihat ve Terakki Cemiyetini yönetenler , Almanya’nın savaşı kazanacağı kehanetinde bulunarak , Osmanlıyı Savaşa sokarlar .
Hazırlıksız ve donanımsız savaşa sokulan Osmanlı , karşısındakilerin üstün teknoloji ve modern orduları sayesinde , toprak kaybetmeye başlar .
İtilaf Devletleri , Osmanlının sınırları içerisindeki petrol bölgelerini almak için , topluca , Osmanlı ile savaşı sürdürür .
O dönemin en modern ve çağının teknolojisine göre donatılmış olan , İtilaf Devletlerinin donanması , Çanakkale Boğazına dayanır .
Bu İtilaf Devletlerinin kim olduklarına bir bakalım .
Bakalım ki ” Hanya’yı , Konya’yı “görelim .
İngiltere , Fransa ve Rusya’dır .
İttifak Devletleri ise ;
Almanya , Avusturya , Macaristan ve İtalya’dan oluşmakta idi .
Zaman içerisinde , Avusturya, Macaristan İmparatorluğu ikiye bölünmüştür .
Dünyanın en güçlü , kuvvetlerine karşı yapılan savunmada , İtilaf Devletleri
Donanması , Türk bataryaları karşısında emellerine kavuşamamış ve 18 Mart 1915 ‘ te , deniz muharebelerinden çekilme kararı almışlardı .
18 Mart ve Çanakkale muharebeleri , Mustafa Kemal Atatürk’ün , Anadolu’da , Batılı Emperyalistlerin, Çanakkale’de başlattıkları , Anadolu’yu
İşgal hareketinin , ikinci bir halkası olması nedeni ile , çok önemlidir .
18 Mart , Türk’ün , topla tüfekle yenilemeyeceğinin bir ispatıdır .
Almanya , düşmanları ile anlaşma yaparak , Osmanlıyı , dünyada yalnız bırakır .
Topla tüfekle giremedikleri , Türk Yurduna . Saltanatı uğruna , padişah , İtilaf Devletleri ile , meşhur , Sevr’i imzalar .
Bu defa , topla tüfekle , Anadolu’ya giremeyen Batılılar , ellerini kollarını sallayarak , Anadolu’yu işgale başlarlar .
Bu nedenle , Çanakkale’yi geçilmez kılan , Mustafa Kemal , kolları sıvar .
Çanakkale’nin , rövanşını Anadolu’da oynamak isteyen batılılar , Çanakkale’dekinden çok büyük bir direnişle karşı karşıya kaldılar .
Burada , çok önemli bir ayrıntıyı ve gerçeği de , okurlarımla paylaşmak isterim .
Mustafa Kemal , Anadolu İhtilalindeki başarıyı , 18 Mart’taki zaferine
borçludur .
Ordunun ve halkın , Milli Mücadelede , Mustafa Kemal’e büyük destek olmaları . 18 Mart’taki zaferin kazanılmasında çok büyük katkısı olmuştur .
Çanakkale’deki başarısı , Halkın ve Ordunun , Mustafa Kemal’e karşı oluşan
güven ve sevginin , Milli Kurtuluş Savaşında da devam etmesi , savaşın zaferle sonuçlanmasına neden olmuştur .
18 Mart zaferi , Türk Ulusunun , Büyük Taarruzla elde ettiği zafere giden yolun , ilk kilometre taşıdır .
Daha kısa olarak , tetikleyicisidir .
İtilaf Devletlerinin üç olduğunu yukarıda belirtmiştim .
10 Ağustos 1920’de , Sevr Anlaşması imzalandığında , üç sayısı , altı olur .
Anadolu , bu altı devlet tarafından golifa gibi paylaşılır .
Paylaşılan golifa , golifayı paylaşıp yemeye çalışan , Emperyal Ülkelerin
boğazında kalır .
Midelerine inemez .
İnemez çünkü , ağızlarındaki golifa , gırtlaklarına girmeden , Türk Ordusu tarafından , son tanesine kadar geri alınmıştır .
Günümüz dünyasında , ayni güçler , golifanın rövanşını kuralları değiştirerek oynamaya başladılar .
Yine ağızlarından salyalar akıtarak , Sevr’i hortlatmaya çalışmakta , türlü dümenler çevirmektedirler .
Türk Ulusu , binlerce şehit vererek , kurmuş olduğu devleti ve onun sınırlarını , Sevr’leştirir mi ?
Bu mümkün değil .
Çanakkale’deki şehitlerin torunları , dedelerinin görevlerini üstlendiler .
Türkiye’de , batılıların , Sevr’in rövanşını alma plan ve projelerini , Türk Milleti görmüştür .
Bunu bozmuştur .
Bu nereden belli ?
Şuradan belli !
Meydanlarda Türk Halkı bir slogan haykırıyor :
“ MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİYİZ. “
Bu askerler , batılı emperyalistlere Türkiye’de geçit verir mi ?
MUSTAFA KEMAL’İN askerleri buna izin verir mi ?
Vermeyeceklerini meydanlar göstermiyor mu ?
Aziz şehitlerimiz , mekanlarınızda rahat uyuyunuz .
Görevi , torunlar devraldı .