OyunTeorisi, ya da “Game theory” diye yazarsanız, Google’da karşınıza  “Oyun teorisi, zeki ve rasyonel karar vericileri arasındaki çatışma ve işbirliğinin matematiksel modelleri üzerinde yapılan bir çalışmadır” diye bir tanım çıkar.Daha da meraklanır ve okursanız sahip olduğunuz matematik ve ekonomik hatta mantık, psikoloji ve siyasal bilimlerle ilgili bilgilerinize göre oyun teorisi denen “oyunlar dizisini” ve bu dizinin adım adım nasıl oynandığını anlarsınız.
Oyun teorisi üzerindeki çalışmaları nedeniyle 1994 yılında ekonomi dalında Nobel bilimsel ödülüne layık görülmüş olan John Nash aslında bir matematiçiydi. Nash’ın yaşamı “A beautiful Mind”(Güzel bir Akıl) adlı filmle de ebedileştirilmiş bulunmaktadır. Konumuz değil, ama aynı zamanda şizofreni hastalığından da muzdarip olan Nash’ın yapmış olduğu çalışmalar, geliştirmiş olduğu matematik modeller bugün bile, başta politikada olmak üzere, ekonomi ve psikoloji dahi birçok alanlarda kullanılmaktadır.
Bunları neden yazıyorum? Ya da bunları yazmama beni tetikleyen neler oldu? Esas onlardan da bahsedeyim de oyunun içerisine biaz girelim yani..Görelim bakalım neymiş bu oyunlar..
Daha geçen gün Ukrayna’nın başkenti Kiev kentinde arkasından ateş edilerek öldürüldüğü  açıklanan,Rus lider Putin karşıtı Babchuk adlı Rus gazetecini, dün aniden onlarca kamera ve gazeteci karşısına çıkarılarak yaşadığı, hayatta olduğuna ispatı-vucut yapıldı.
Babchuk’un eşinin kaldıkları apartmanının dışında yaralı olarak bulduğu ve çağrılan ambulansla hastahaneye götürülürken öldüğü açıklanmıştı.Tam 24 saat eşinden hiçbir haber çıkmadı birileri Babchuk’un eşiyle görüşme gereğini de duymadı. Kiev makamları da sessiz kalınca haberin doğruluğu ya da inandırıcılığı zihinlere yerleştirildi. Tabii bu öldürme hikayesi ile birlikte uzun zamandır Moskovadan görevlendirilen ya da ordan emir alan silahlı ajanların, “öldürülen gazeteci” nin peşinde oldukları belirtildi. Öldürülme korkusu ile Babchuk’un önce Moskova’dan Prag’a kaçtığı,  daha sonra da Kiev’e yerleştiği haberlerde yer aldı.
Ama somunda ne oldu? Babchuk sağasağlam ortaya çıkarıldı.
Burda Kiev yönetiminin, Babchuk’u öldürmekle görevli kişi veya kişileri yakalamış olabileceği, ve onların yapmış oldukları planlarına göre, “cinayet senaryosunun” yazılarak servis edildiği akla geliyor.
Öldürülme olayından sonra ne Kiev ne de Moskova’dan hiçbir yalanlama veya doğrulama gelmemiş olması, Kiev’in en azından birileriyle çok güzel alay etmiş olduğunu ortaya koyuyor. Yani ciddi ciddi öldürme oyununa karşı  başka bir “öldürme” oyunu.24 saat karşısındakinin tepkisini bekleme, sonra da “sürpriiiz”.
Ukrayna’nın bu oyundan ne kazandığının muhasebesini (siyasal ,psikolojik) kendisi yapacaktır. Ya da daha ince hesaplar ya da oyunlar..Bu vur-kaç oyunları sürecinde belli ki Kiev ve Moskova arasında psikolojik etkileme ve hesaplar devam edecektir. 
Geçtiğimiz yıllarda da bir silahlı öldürme ve soyguna karşmış şüphelinin robot resmi İngiltere’de basına verilmişti. Şüpheli aradan 24 saat geçemeden arandığı şehirde apaçık bir yerde yakalanmıştı.
Polis yakalanan şüpheliye sormuş, robot resmini yayınladık gazetelerde, tvlerde görmedin mi? Gördüm demiş ama bana hiç ama hiç de benzemiyordu. Bu nedenle dışarıya çıktım demiş.
İngiliz Polis yetkilisi, “bilerek sana benzemeyen bir robot resmi yayınladık, işte gerçek robot resmin de bu demiş”. Adam bir bakmış neredeyse tıpatıp kendisi..
Oyun bu işte. Kendisine hiç benzemeyen birisinin aranmakta olduğunu zanneden şüpheli gizlenmeye hiç gerek duymadan kendisini dışarı atmış..İngiliz polisinin istediği de buydu ve aranan zanlının gerçek robot resmi de polislerin ceplerindeydi..
İlginç olan İngiliz polisinin bu oyunun herkesçe de bilinmesini isteyip bu “oyunu” da basına sızdırmış olması. Kim bilir bu hikaye üzerine sonradan ne tür psikolojik oyunlar da geliştirilerek İngiliz polisinin hizmetine verilmiştir.
Bir de Kıbrıs’ta, zamanla genetiği  ve bileşenleri  ve paydaşları değişen ve eklemlenen, Kıbrıs sorununda 55 yıldır ne oyunlar oynandığını düşününüz.
Şu an Suriye nedeniyle müttefikler Türkiye ve ABD arasında oynanan oyunları düşünün..F-35’leri vermeyiz oyunları üzerine oynanan oyunları ve “gerekirse başka yerden ihtiyacımızı karşılarız” diyen diyebilen bir Türkiye’yi düşünün..
AB üyeliklerini de kullanarak ve kendilerini de alabildiğine kullandırarak çamura yatmış bir Anastasiades’in “siyasal eşitlik de yok” deme oyununa bakın bir kez daha..Batmış bitmiş bir Yunanistan’a neredeyse kaktırarak savaş gemisi kiralayanları düşünün..Tüm bunların ötesinde doğuakdenizi parselleyenleri ve oynayabilecekleri oyunları düşünün..Evet amaç ne? Enerji kaynaklarına sahip çıkmak..
“Kıbrıs sorunu” denen 55’lik taze de, gazlı balon gibi, gazete sayfalarından çıkmış havalarda uçuşuyor…Fazla takmayın kafayı..Oynayacak gücü olan ve iyi oynayan her zaman kazanır. Kazanmasa bile kaybetmez, adam yerine koyulup payı teslim edilir. Oyunsa oyun be!