İnsan insan olarak doğar. Ve bünyelerinde insan olmak dışında hiçbir etiketleri yoktur. İnsanı etiketlendiren doğduğu toplumdur. İnsan yavrusu gelecekte bir dil öğrenecek. Ve hemcinsleriyle öğrendiği dille iletişim kuracak. İsteklerini söyliyecek. İhtiyaçlarını anlatacak. Büyüdükçe sevinçlerini, öfkelerini, sevgilerini sevgisizliklerini kinlerini küskünlüklerini ve zaman geçtikçe daha da gelişmiş düşünce ve duygularını ifade edecektir. Onlar içinde doğup büyüdükleri zümrelerle birlikte anılacaklar. Türk çocuğu, Yunan çocuğu Yahudi çocuğu Arap çocuğu v.s... v.s... Bir dinleri de olacak içinde yaşadığı kültür atmosferinde. Ve kendiler seçmiyecek hangi dine mensup olduklarını. Ebeveynleri seçecek Müslüman mı, Hristiyan mı, Musevi mi olacaklarını. Çok dindar, mutedil dindar olacaklarını da başkaları tayin edecek.peki a a özğürlükle çelişmez mi bu başkalarınca tayin edilen mensubiyet. Herhalde öyle.
Belki ileri yaşlarda bireye seçme hakkı tanındığında farklı fikir ve inançlar devreye girebilir. Örneğin Ateist de olabilir bir insan. Veya Milliyetperverlik yerine salt bir hümanizmi benimseyebilir. Ama önceki baskıları aşabilmek çok kolay olmaz.
Örnek olarak Milliyetçiliğin bir tartışma konusu yapılması düşünce özgürlüğü açısından sizce de normal değil midir.
Milliyetçilik değil midir davet eden düşmanlıkları. Tarih düşmanlıkların acıları ile dolu değil midir...
İkinci dünya savaşı be kadar abes ve ne kadar saçma sebepler yüzünden ortaya çıkmıştı. Ne kazandı Dünyamız bu savaş neticesinde. Ama 80 milyon insan öldü bu savaş neticesinde ve hala yeterince ders aldığına inanmıyorum insanlığın. Evet dünyamızda insanlar arasında kültürel farklar çoktur. Fakat olgunlaştıkça insan biye tolerans göstermeyip kavga etmek isterler birbiriyle.
Vazgeçin düşmanlığı tahrik eden milliyetçilikten. YURTSEVERLİK hepimizi mutlu etmek için be kadar güzel bir kavram.