Junta’nın Genarelleri neden Kıbrıs’ın işgalinin emrini verdi? Ne kadar çabuk unuttunuz ? Ada’yı işgal etmek isteyen hala hep sizler değilmisiniz?
Hep Enosis uğruna... Sampson gibi cani yi Junta Cumhurbaşkanı ilan ederken nerde idiniz ? BM burda değilmiydi? Kılını bile kımıldatamadı... 1963 de Kaymaklıyı yaktılar yıktılar. Ne oldu ? Kleridis ‘Molon Lave’ deyip bize meydan okumadımı. Savaşla alınan geri verilmez demedi mi? 15 Temmuz 1974 siz ilk önce birbirinizi yediniz. 5 gün içinde Ada’yı Yunanistana bağlamak için her tedbiri aldınız. Bol bol Medya da Türklere vereceğiniz haklardan bahsettiniz, ama saldırılarınıza devam ettiniz... 1963-1974 arasında 835 masum vatandaşımızı yollardan, evlerinden, tarlalarından toplayıp katletiniz... Şimdi de ‘Kayıp şahıslar’ deyip geçiştiriyorsunuz. Halbuki gerçek bu insanların cinayete kurban gitmeleridir... Sizin kayıplarınıza gelince, ilk önce 15Temmuz’dan 20 Temmuza kadar EOKA nın kaç kişi öldürdüğünü bir Halkınıza ve Dünya’ya açıklayın... Sonra 1974 savaşında kaç Yunan, kaç Rum var bilelim... Yunan askerleri Kıbrıs’da elbette Turistik tatilde değildi. AMAÇLARI TIPKI YİNE GEÇEN ORTAYA KOYDUĞUNUZ GİBİ ENOSİS’di. Savaşta ölenlerle, yollardan, evlerinden alınıp katledilen, cinayete kurban giden insanları bir kefeye koyamazsınız...
ADA’YI YUNANİSTANA BAĞLAMAK İÇİN 20 TEMMUZ da BİZE SALDIRDINIZ, TÜRKİYE GELİNCEDE TOKADI YER YEMEZ YAYGARAYA BAŞLADINIZ... HALA AĞLIYORSUNUZ. HALA AKILLANMADINIZ. BEKLEDİM DE GELMEDİN ŞARKISINI KIRIK PLAK GİBİ SÜREKLİ RADYODAN BİZE DİNLETEREK BİZİMLE ALAY ETTİĞİNİZ GÜNLERİ BİZİM NESİL UNUTMADI.
Charlie ( Enver) in dediği gibi ( GELECEK BE GAVUR AMA HİÇ BEĞENMEYECEN). Nitekim geldi, o gün bu gündür hiç beğenmediler. Çünkü Enosis hayalleri suya düştü... Şimdi işte güya masumane oyunlarla bizi Enosis’e alıştırmaya çalışıyorlar. Ancak daha tehlikeli bir oyun içindeler. Dünya kamu oyunu kandırarak BM yi AB yi yanıltarak Enosis’i masaya yatırmak niyetindeler...
Sizin bu Enosis hayaliniz mevcut olduğu müdetce Kıbrıs’da bir Federal bir Cumhuriyet kurulmaz kurulamaz.
ENOSİS’İN YASAKLANMASI, MECLİS KARARI İLE İPTAL EDİLMESİ, MÜZAKERELERİN DEVAMI İÇİN ÖN ŞART HALİNE GELMİŞTİR. HİÇBİR BM KARARINDA VE/VEYA PARAMETRELERİNDE ENOSİS KARARI YOKTUR.
Rum meclisinde alınan karar yine gerçekleri çarpıtarak Türkiye’yi işgalci ilan ederek suçlama oyunudur. Bu oyunlarla yapılan aymazlıklar hiçbir netice almaz. Rumların açıkca müzakerelerde hiç samimi olmadıklarını gösterir.
Sayın Cumhurbaşkanımız Akıncının tavrı çok net bir biçimde ortaya konmuş ve kendine yakışır bir şekilde BM nezdinde kararlılığını Dünya’ya ilan etmiştir. Meclisimiz toplanmış, geç de olsa, oy birliği ile kınama kararı çıkarmıştır. Ben aslında çok daha sert bir kararın çıkmasını , Sayın Cumhurbaşkanımızın dik duruşunu destekleyen bir karar beklerdim.
Cumhurbaşkanı Akıncı telefon görüşmesinde Eide'ye Rum Meclisi'nin aldığı "Enosis referandumunun yıldönümünün okullarda kutlanması kararı"nın sürdürülen müzakerelerle ulaşılmasına çalışılan federal çözüm hedefine uygun olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs'a büyük acılar yaşatan 'enosis'in Kıbrıs Rum gençlerine bu çağda hala kutsanacak bir şeymiş gibi anlatılmasının kabul edilemez olduğunu ifade da etti.
“VAHİM GELİŞME”
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, birkaç gün önce Rum Meclisi’nde alınan ENOSİS oylamasının kutlanılması kararını vahim bir gelişme olarak değerlendirerek şunları kaydetti:
“Rum Meclisi’nde 1950’leri ve ENOSİS hayallerini yeniden gündeme taşıyan bir karar üretildi. Bu kararın içeriği, 1950’lerde yapılmış olan ENOSİS amaçlı plebisit ya da oylama ya da referandum – adına ne istersek diyelim – ancak kiliselerde defterlerin açıldığı ve bunun Rum toplumunca imzalatıldığı aleni bir oylama şeklinde yapılan ve % 96 oranında bir çoğunlukla ENOSİS’in talep edildiği olayın Rum okullarında her yıl kutlanması, anılması anlamında bir karar. Tabii 2017 yılında 1950’lerin bir olayının yeniden gündeme taşınması ve bu olayında ENOSİSgibi Kıbrıs Türk halkında yıllardır kaygılara neden olan bir olay olması son derece vahim bir gelişme olmuştur.”Bu vahim gelişmeyle ilgili olarak irdelenmesi gereken boyutlarının olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, ELAM gibi Meclis’te küçük bir yer tutan, ırkçı vefaşist bir partinin Meclis’in çoğunluğunu beraberinde sürüklemesinin üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir konu olduğuna dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Akıncı irdelenmesi gereken bir diğer boyutun ise müzakereleri birlikte yürüttükleri Rum lider Anastasiadis’in partisinin (DİSİ’nin) böyle bir olayameclisteki komitede doğrudan onay vermesi, ardından da mecliste çekimser kalmak süretiyle yani dolaylı bir şekilde böyle bir kararın alınmasına vesile olması olduğunu dile getirdi. Üçüncü boyutunun ise Rum gençliğini ilgilendiren kısmı olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Akıncı sözlerine şöyle devam etti:
“Biz Kıbrıs’ta ortak gelecek, federal bir Kıbrıs kurmaya çalışıyoruz. Bunu her iki toplumun gelecek kuşakları için yapmayı hedefliyoruz. Bugün çözümden en uzak kesim hangi kesimdir diye sorgulandığında bu kesimin de güneydeki Rum genç kesimin olduğunu tüm araştırmaların gösterdiği bir durumda Rum gençlerine 1950’lerin ENOSİS hayalini canlı tutacak mesajların verilmekte olması bu gelişmenin vahametini bir o kadar daha arttırmış bir durumdur.”
ENOSİS aslında ilhak falan demek değil... ‘Biz bu Ada’da Türk varlığını istemiyoruz’ demektir. Bizim neslin 11 yılını çaldılar, istikballerini mahvettiler, yıllardır hala bizi ambargolar altında eziyorlar, HEP BU HAYAL UĞRUNA.
Her zaman yazdım, yıllardır İngiltere’de universitelerde dile getirdim. ( Turkish army is an army of protection, not an army of occupation) ve söylüyorum. Türk askeri koruyucudur, işgalci değil. 1974 beri güven içinde değilmiyiz, koruma altında değilmiyiz ? Neyimiz eksik ?
Demokrasi adı altında, medya özgürlüğü altında, her haltı yemiyormuyuz ?
SAĞOLSUN ANAVATANIMIZ, GELMİŞ GEÇMİŞ YÖNETİCİLERİ ve BİLHASSA TÜRKİYE’DE Kİ ŞİMDİ Kİ HÜKÜMETİMİZ, MUHALEFETİMİZ, SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ RECEP TAYİP ERDOĞAN BEYEFENDİ BİZE HERZAMAN, HER KONUDA SAHİP ÇIKIYOR... YOKSA DAHA YILLAR BOYU DAĞLARDA CEPHELERDE AÇ,SUSUZ, NÖBET BEKLER OLACAKTIK. ALLAH CÜMLESİNDEN RAZI OLSUN... O GÜNLERİ BİR DAHA GÖSTERMESİN. BİZ YAŞADIK GENÇLERİMİZ GELECEĞİMİZ OLAN EVLATLARIMIZ, TORUNLARIMIZ GÖRMESİN.