Bu arada Dünya Tüketiciler günü için işbirliği ve kurulacak Tüketici birimi ve personel istihdamı görüşüldü. ( Hasan Yılmaz Işık).
1992 den beri gönüllü olarak KKTC de Tüketici haklarını savunan derneğimiz, yıllardır bazı kendini bilmez tiplerin alay konusu olmuş ve hükümetler nezdinde çokda ciddiye alınmamıştır. 25 yıdan sonra AB kurallarının geçerli olması için yapılan yasalar Tüketiciyi tam anlamıyle koruma altına alacaktır.
HEPİMİZ BİR TÜKETİCİYİZ... BİZE DEFOLU, ARIZALI MAL SATAN da BİR TÜKETİCİDİR. O DA, SATIN ALDIĞI BİR MAL VEYA, HİZMET DE TÜKETİCİ ROLÜNDEDİR. DEMEK ASIL GERÇEK VİCDAN SAHİBİ OLMAKTIR... NASIL KENDİSİ KALİTESİZ KÖTÜ BİR MAL SATIN ALMAK İSTEMEZ İSE MÜŞTERİLERİ DE İSTEMEZ.
RAHMETLİ BABAM ( ALLAH KORKUSU OLMAYAN İNSANDA VİCDAN KORKUSU YOKTUR). DERDİ... VİCDANSIZ İNSANDAN HERŞEY BEKLENİR.
Eski Lefkoşa Esnafının (ki ben o günleri yetiştim) verdikleri söz sözdü. Yaptıkları işin kalitesi ile gurur duyarlardı. İşlerinin erbabı oldukları için isim yaparlardı.çıraklıktan, kalfalığa sonra da ustalığa terfi ederlerdi. Tüccar hiçbir zaman müşterisini kandırmaz
MÜŞTERİ VELİ NİMETİMDİR DERDİ. İSLAMİ AHLAKIN TEZAHÜRÜ...
SAĞLIKTA 3-5 DOKTORUMUZ VARDI AMA FAKİR FUKARAYA MECCANE BAKARLAR HATTA HASTANIN İLAÇ PARALARINI BİLE ÖDERLERDİ.
ALLAH GANİ GANİ RAHMET EYLESİN DR. FAZIL KÜÇÜK, CUMAA GÜNLERİ KÖYDEN KENTDEN GELEN FAKİR FUKARAYA BEDAVA BAKARDI.
KİMLER BAKMAZDI Kİ ? DR. ZİYAD, DR. PERTEV, DR.NECDET, DR.FİKRET. DR. ALİ, DR.MÜNİR VS.
BU DOKTORLARIMIZ HEP ÖRNEK İNSANLARDI, HALKA HİZMET ONLAR İÇİN BİR ŞEREF GURUR KAYNAĞI İDİ. FAKİR FUKARANIN DUASI ONLARA YETERDİ... EN ÖNEMLİSİ HALK ARASINDA SAYGI SEVGİ DAYANIŞMA VARDI...
ŞİMDİ NE OLDUK ? PARAGÖZ BİR TOPLUM HALİNE DÖNÜŞTÜK. KISA YOLDAN ZENGİN OLMA, MÜŞTERİYİ KAZIKLAMA ARTIK BAZI TÜCCARLARIN, ŞİRKETLERİN NORM’U HALİNE GELDİ...
Sayın okurlarım, hepinizin malumudur. Bilhassa 1960 larda Rumların ve Yunanlıların zülmünden kaçan ve bilhassa İngiltereye yerleşen vatandaşalrımız, Kıbrısa Anavatanlarına dönüş yapmışlar ancak en başta bazı kendini açıkgöz zan eden Müteahitlerin yalanlarına kurban olmuşlar ve maalesef yıllarca biriktirdikleri yatırımlarını KAPTIRMIŞLAR DOLANDIRILDIKLARINI görünce de, onları korumayan sisteme lanet edip tekrardan Londra’ya göç etmişlerdir. KKTC de ( BU LONDRALI DIR PARA ÇOK ) deyimini hepiniz bilirsisniz. Aslında bunun manası, onu kazıklayın, vebaldir anlamındadır...
Sağlıkta 1964 yılında Abdi Çavuş sokağında, 333 Sigara fabrikasını hastahaneye dönüştüren fedakar Doktorlarımızı hürmetle anıyorum. Bütün kliniklerindeki, teçhizatı oraya taşımışlar ve hemşireleri ile birlikte can siperane Halka hizmet vermeye başlamışlardı.
Ben Abdi Çavuş’da doğdum, O mahallede büyüdüm.1964 de 5 Şubat’da Londra’dan Ada’ya döndüğümde gördüğüm sefalet hiçbir zaman beynimden silinmedi. Saray otel ve Filistinli Arabın köhne oteli vardı. İçlerinde ne yatak ne yorgan kalmıştı. Hepsini Tahta Kale’den, Kaymaklı’dan kaçan göçmenlere vermişlerdi. Rahmetli dellal Salim’in mağazasında ki bütün yataklar ihtiyaçlı insanlara verilmiş. Salim diğer vatandaşlar gibi evini bu insanlara açmıştı. Onları sıtır etmek bir insanlık borcu bir Vatan borcu idi. Bu gün geldiğimiz günlere bakıyorum da önce Allaha, sonra da Anavatanımız Türkiye’ye şükrediyorum.
ALANGİRİ İŞLER...
MAALESEF BİLHASSA KAMU’DA . İş performansı denetimi olmadığından, ciddiyeten uzak disiplin özürlü bir Kamu oluşmuş. Aradığnızda yerinde bulamadığınız elemenlar, iş saatinde cep telefonundan başını kaldırmayanlar, sırf iş yapmamak için ‘Yarın gel amcacığım’ deyip sizi ev’e yollayanlar ve tabii birde ek mesai masgaralığı almış yürümüş. Normal iş saatlerinde iş yapmayacaksınız, sonra da 6 saat ek mesai talep edeceksiniz... 5 saat olmaz... Peki 7 saat olur mu ? O da olmaz... Neden 7 saat ek mesai Devlet kabul etmez... O zaman neden herkes 6 saat ek mesai talep ediyor? Sendikalar nerde ? Sürekli ek mesai olan iş yerinde demek ki işçi açığı vardır ve bunun doldurulması gerekir. Neden mi ? çünkü Universiteyi bitirmiş, askerliğini yapmış gençlerimiz işsiz güçsüz dolaşıyorlar. Siz bunları düzeltmetyin sonra da gençlerimiz göç ediyor diye yaygarayı basın.
YA TÜKETİCİ... YANİ HALKA HİZMET NE OLDU ? HİKAYE.
HORMONLU GIDA ÜRÜNLERİ..
Yıllardır mücadelesini verdik. Aldığımız ürünlere güvenmek istedik. Verdiğimiz paranın karşılığında zehirlenmek istemedik. Denetimsizlikden hep aç gözlü üreticiler hep bizi enayi yerine koydu. Şimdi denetimler hem Devlet tarafından, hem Belediyeler tarafından yapılmaya başladı. Yeterli mi? Maalesef değil. Hala bir mal alırken içimizde ki şüphe giderilemedi.
SAYIN OKURLARIM BİR MAL VE HİZMET ALIRKEN VE/VEYA ALDIKTAN SONRA ŞAYET GÖNLÜNÜZ RAHAT DEĞİLSE LÜTFEN BİZE TÜKETİCİLER DERNEĞİNE ŞİKAYET EDİN VEYA 171 i ARAYARAK DEVLETİN TİCARET ODASI NEZDİNDE KURDĞU HAKEM HEYETİNE ŞİKAYET EDİN...
HEPİMİZ TÜKETİCİYİZ... HEPİMİZİN KALİTELİ ÜRÜNE, KALİTELİ HİZMETE HAKKIMIZ VARDIR. ANCAK BUNU HEP BERABER DÜZENLEYEBİLİRİZ.
İNGİLTERE’DE EN GÜÇLÜ DERNEK ‘CONSUMER ASSOCIATION’ DIR. YANİ TÜKETİCİLER DERNEĞİ... GÖNLÜM ARZU EDER Kİ SİZ BU DERNEĞİ EN YÜKSEK SEVİYEDE TUTABİLESİNİZ. ÇÜNKÜ SİZİN DERNEĞİNİZ.
Sağlıcakla Kalın.